19 Ocak 2010

Bilinçsiz Duygu Sömürüleri ve Mutlulukta Saflık


Çocukken gördüğüm ve bana cazip gelen her şeyi istermişim. Ağlarken ailemin gözyaşıma karşı hassasiyeti, belki de bilinçsiz ilk duygu sömürüleri. Israrlara kayıtsız kalmayı öğrenseydik, duyguları sömürmeye çalışır mıydık? Her ağlayan bebeğe yalancı emzik verip susturmak, bu anlamda bana anormal gelmiştir.

Yukarıdaki fotoğraf karesinde, bir çocuğun talebi sonrası yakalanmış an görülüyor. Vazgeçilmez örgü bebeği, köy okulunun bahçesindeki bozuk zeminde, ilk pedal çevirmenin eşsiz keyfi. Mutluluk ve saflık adına, var mıdır bundan ötesi?

Emre Türker

8 yorum:

  1. Mutluluk ve saflik adina, bundan otesi, bundan aydinligi azdir. Bi minnosun yuzundeki gulumseme dunyalara bedeldir. Yine de aynen senin de dedigin gibi, o gulumsemeye tum duygusal ve yasamsal kaynaklarini dogallikla vakfetsen bile, muthis bir hizla manipulasyonu ogrenen yavrulara aglayarak her seyi elde edebilecegi ogretisini de asla vermemek gerekir.

    YanıtlaSil
  2. Bebekler 6. aylarından itibaren insanları kullanmayı öğrenirlermiş. Bu yüzden çocukların geneli ağlayarak istediklerini elde etmeye çalışırlar, sömürüye küçük yaşta alışıyoruz sanırım, engellenmedikçe de yaşam tarzımız oluyor.

    YanıtlaSil
  3. O bisikletten benimde vardı. elden düşmeydi ama keyfi aynıydı. Şimdi ise çocuklarıma isteklerini ağlayarak bildirme fırsatı vermiyorum. Sanırım bizler kadar kadir kıymet bilmeyecekler o yüzden.
    Güzel bir fotoğraf, kısa ama özlü bir yazı.
    Selamlar Newbahardan.

    YanıtlaSil
  4. Ayy Emreee...
    Bu yazıyı okudum, tam yorum yazacağım, şu sağ taraftaki videoyu gördüm..
    Öldüm gülerken...Üç kez üst üste izledim.
    Olmaz böyle şey. El kadar haliyle numaraya bak velette..
    Bundan iyi film yıldızı olur. İstediği zaman kudurmuş gibi ağlayabiliyor nasıl olsa :DD
    En çok da yanından geçen köpek ve adamın onu yok saymaları, bu arada şaşkınlıktan sesini kesmesi müthişti !
    Yazın bu videoyla bütünleşip harika bir paylaşım olmuş....

    İlk pedalı çevirmenin keyfi ''mutluluğun resmi''olarak algılanabilir bu arada. Bez bebek de usta ellerden. Büdü idi galiba o..

    Gereksiz ısrarlara karşı olmak iyidir her zaman. Hatır gönül işine çevirmek,kendi çocuğu diye içi dayanmamamanın geri dönüşümü her iki taraf için de zarar..
    Bir müddet devam eder ve sonrası olması gerektiği gibi gelir bence..
    Hani bir söz var. ''Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır'' diye..

    Teşekkürler, sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. bu mutluluk ve saflık ötesi yoktur hiç bişey... bana bahşedilmedi..
    bu arada mimlendin:)))
    http://bubenmishim.blogspot.com/2010/01/anaaaa-kos-mimlendimhemde-onemli.html

    YanıtlaSil
  6. Eliza Doolittle… Aynen öyle, mutlu olmayı öğreteceksin ama sızlanmadan :)

    Küfkedisi… Bu ince ayrıntıyı bilmiyordum. Güzelmiş. Toplumumuzda, dilencilerin dilenirken ağlayan veya sızlananlarına daha çok para vermek, herhalde buradan kalma bir alışkanlık.

    Newbahar… Çocuk olmanın en güzel ve saf doğrularından biri de, ikinci el ya da sıfır gibi düşünceye bakmadan, istediğinin karşılanmasına sevinmektir. Yaş ilerledikçe, dış görüntü ve markalaşma ruhumuza empoze oluyor.
    Geçen bir anne, “ağlaman bir şey değiştirmeyecek, şu an alamayacağımızı bilmeni isterim” gibi bir sözle çocuğuna durumu açıklardan, anneannesi “dur ben ona olayım o oyuncağı” diyordu :) Bunun iki sonucu var:1 – her yıl daha bilinçleniyoruz 2 – her geçen gün biraz daha duygusallıktan uzaklaşıyoruz.

    Zeugma… O çocuğa ben de bayıldım. Çocukların duygu sömürüsünü hakkında durumu anlatan en güzel video bana göre :) O yıllarda büdü yoktu, herhalde köyde oyuncak bulunmamasından dolayı bir alternatif örgüydü.
    Sabır, her şeyin özü. O konuda en iyi dayanma gücü olan, ayakta kalır.

    Bubenmishim… Mimlemişsin sağol :) Geçen sene bu zamanlarda mim işini bırakma kararı almıştım. Çünkü her zaman genel okuyucuya hitap etme düşüncesiyle ilerliyorum. Çok teşekkür ederim yine de, bu beğeniler tabiî ki hoşuma gidiyor.

    YanıtlaSil
  7. Yazından alınacak ve uzaklara gidecek çok şey var..Çocuk olmanın en güzel anları değil mi bahse konu olanlar

    YanıtlaSil
  8. kemal tahir... Ne zamanlar geri dönmek isteriz diye düşündüm? Belki özlediğimizde, belki birşeyleri aradığımızda, belki duygulardan rahatsız olduğumuzda. Özlem, uzakları duygularda en yakın noktaya getiren araç olsa gerek...

    YanıtlaSil