30 Kasım 2010

How I Ended This Summer (2010)

Orijinal Adı: Kak ya provyol etim letom
Tür: Dram
Yönetmen: Aleksei Popogrebsky
Süre: 124 dakika
Oyuncular: Grigoriy Dobrygin, Sergei Puskepalis
Arktik Okyanusu'nun Rusya’ya kıyısı olan bir kutup istasyonunda, düzenli ölçüm yapılarak bilgiler merkeze iletilir. Hava İstasyonu Müdürlüğü’nde görev yapan deneyimli meteorolog Sergei Vitalievich Gulybin (Sergei Puskepalis), o yaz sezonunu genç teknisyen Pasha Danilov (Grigoriy Dobrygin) ile birlikte çalışarak geçirecektir. Danilov zamanla istasyonu idare etmeyi öğrenince, Gulybin balık tutmak üzere motoruyla açılır. Telemetrinin değerlerini merkeze bildirmek üzere telsizin başına geçen Danilov, Gulybin’in ailesiyle ilgili önemli bir mesaj alır. Notun doğru bir zamanda Gulybin’e nasıl iletileceği ise, büyük problem olacaktır.

Ağır bir tempoda geçen film, kutup bölgesindeki görsel manzaraya yoğunlaşıyor. Gece ve gündüz sürelerinin aylarca sürdüğü kutuplarda, yaşamın ne derece zor olduğu ve görev yapan insanların nasıl bir fedakârlığa razı olduğu, daha iyi anlaşılıyor. Bölgeyi merak ediyorsanız, belgesel tadında bir film olacaktır.

Emre Türker

29 Kasım 2010

Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır

İletişim, Başarı ve Hayat Üzerine
Yazar: Ahmet Şerif İzgören
Sayfa Sayısı: 224
Kitap Boyutu: 14 x 21
Yayınevi: Elma Yayınevi

Kuleli Askeri Lisesi’nde okumuş Ahmet Şerif İzgören, Silahlı Kuvvetlerde üsteğmen rütbesine kadar ulaşıp, “ben nereye gidiyorum” gibi bir düşünceyle, görevinden istifa etmiş. O, hayatını istediği doğrultuda sürdüren, bu uğurda istediğini elde eden ve etmeye devam eden, nadir insanlardan biri. Kendine ait yayınevinde, yaptığı işe uygun olarak hazırladığı kitaplar, Türkiye’de en çok satılanlar arasında yer alıyor. Yazar, kendi türünde farklı kitapları çok fazla okumadığını belirtiyor. Bunun sebebini, başkalarının düşüncelerinden etkilenmek istemediği şeklinde yorumluyor.

İzgören, kitabının “Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır” ismini, okulda geçen bir anısından yola çıkarak koymuş. Eğer bu türden yayınlar okumuş veya seminerlere katılmışsanız, içinde size çok tanıdık hikâyeler de bulacaksınız, yazarın hayatından kesitler de.

Kitap, çok fazla dilbilgisi kuralı gözetilerek hazırlanmamış. Kendisinin tanımlamasına göre, konuşma dili nasılsa, öyle kelimeleri yazıya dökmüş. Sürekli anılar ve hikâyeler şeklinde gelişen kitap, akılda çok kalıcı olmayabilir. Fakat yüzünüzü gülümsetecek, hoş vakit geçirmenizi sağlayacak bir kitap olduğu söylenebilir.

Emre Türker

Funny Games (2007)

Türkçe Adı: Ölümcül Oyunlar
Tür: Gerilim
Yönetmen: Michael Haneke
Süre: 111 dakika
Oyuncular: Naomi Watts, Tim Roth, Michael Pitt, Brady Corbet, Devon Gearhart, Boyd Gaines, Siobhan Fallon, Robert LuPone, Susanne C. Hanke, Linda Moran
Lüks malikânelerine tatile gelen Farber ailesi, komşularıyla birlikte hoş vakit geçirmeyi amaçlamaktadır. Golf oyunu için komşularına uğrayarak geldiklerini haber verdiklerinde, olağandışı garip ve durgun davranışlar dikkatlerini çeker. Komşularının yanında, daha önce hiç görmedikleri iki genç daha vardır. Kısa süre içinde iki genç, Farber ailesini de ziyaret eder. Peter (Brady Corbet) isimli gencin Ann Farber’dan (Naomi Watts) nazikçe yumurta istemesiyle başlayan diyalog, gittikçe sevimsiz bir hal alır. Kendisi gibi beyazlara bürünmüş diğer genç Paul’ün (Michael Pitt) de gelmesiyle, sevimsizlik yerini gerginliğe bırakacaktır.

Filmin 1997’de aynı yönetmen Michael Haneke tarafından Alman versiyonu çekilmişti. Funny Games, temiz yüzlü iki psikopat gencin sakin sinsiliği üzerinde yoğunlaşmış, absürt bir gerilim örneği. Sahnelerin ağır ilerliyor olması, rahatsız edici ve huzur bozucu konuşmalar, ruhunuzu bunaltabilir. Seyir sırasında olduğu kadar, seyir sonrasında da sizi etkisine alabilecek bu yapım, mutlu bir gününüzü alt-üst edebilir. Ailece izlenmemesi önerilir.

Emre Türker

Picture: impawards

28 Kasım 2010

Gulliver's Travels (2010) /29 Aralık 2010’da Sinemalarda

Türkçe Adı: Guliver'in Gezileri
Guliver'in Gezileri; Türkçe altyazılı, dublaj ve 3D (Türkçe altyazı ve dublaj) seçenekleriyle 29 Aralık 2010’da vizyona giriyor…
Başrollerinde Altın Küre adayı oyuncu Jack Black’in yanında, Jason Segel ve Emily Blunt var.

FİLMİN GÖRSELLERİ

Triangle (2009)

Türkçe Adı: 1- Okyanusta Av / 2-Üçgen
Tür: Dram / Gizem / Gerilim
Yönetmen: Christopher Smith
Süre: 99 dakika
Oyuncular: Melissa George, Joshua McIvor, Jack Taylor, Michael Dorman, Henry Nixon, Rachael Carpani, Emma Lung, Liam Hemsworth, Bryan Probets
Küçük oğlu Tommy’le (Joshua McIvor) birlikte yaşayan Jess (Melissa George), Greg’in (Michael Dorman) yelkenlisiyle Atlantik Okyanusu’nda dolaşmaya çıkar. Yanlarında Downey (Henry Nixon), Victor (Liam Hemsworth), Sally (Rachael Carpani) ve Heather (Emma Lung) vardır. Jess’in oğluyla ilgili tutarsız konuşmaları haricinde, her şey normal görünmektedir. Fakat ufukta belirlen kara bulutlar, ani bir fırtınaya yol açar. Yattakiler neler olduğunu anlayamadan azgın suların ortasında kaybolacak ve yaşam mücadelesi vermeye başlayacaklardır.

Esrarengiz bir gizem döngüsüyle ilerleyen “Triangle”, baştan sona temposunu koruyor. Karmaşık parçalar yerine oturdukça, sona olan merak artacaktır. Mantık çerçevesini biraz aşarak, sebepler üzerinde yoğunlaşan iyi bir gerilim filmi.

Emre Türker

Picture: moviegoods

27 Kasım 2010

Splice (2009)

Türkçe Adı: Deney
Tür: Bilim-Kurgu / Dram / Gerilim
Yönetmen: Vincenzo Natali
Süre: 104 dakika
Oyuncular: Adrien Brody, Sarah Polley, Delphine Chanéac, Brandon McGibbon, Simona Maicanescu, David Hewlett
Newstead şirketine ait deney laboratuarında protein bazlı bir ilaç üretmek için uğraşan genç çift Clive Nicoli (Adrien Brody) ve Elsa Kast (Sarah Polley), DNA’lar yardımıyla canlı organizma üretmeyi başarırlar. Şimdilik hayvanların sağlığı adına şirketin finanse ettiği geliri insanlarda uygulamak istemeleri, yöneticileri kızdırmıştır. Elsa’nın ısrarları doğrultusunda hayvan ve insan genlerini karıştırarak, gizlice yeni bir projeye girişirler. Çalışmaları sonunda DNA eşleşmesi gerçekleşecek ve yeni bir canlı türü ortaya çıkacak. Dren (Delphine Chaneac) adını verdikleri bu yaratık, zamanla başlarına bela olacaktır.

Bilimde gelinebilecek uç noktaları, muhtemel tehlikeleri ve bilim adamlarının göze alabileceği sorunları içeren film, daha önce denenmiş yeni bir tür üretme fikrinden doğuyor. Baştan sona ilgiyle izleyebilirsiniz. Yaratığın zamanla değişimi sırasında olası gerçeği hayal ettiğinizde, içiniz ürperecektir.

Emre Türker

Picture: impawards

26 Kasım 2010

Under the Mountain (2009)

Tür: Macera / Dram / Fantastik
Yönetmen: Jonathan King
Süre: 91 dakika
Oyuncular: Tom Cameron, Matthew Chamberlain, Oliver Driver, Matt Gillanders, Bruce Hopkins, Toi Iti, Bill Johnson, Nathaniel Lees, Sophie McBride, Chelsea McEwan-Miller, Colin Moy, Sam Neill, Gareth Reeves, Michaela Rooney, Madeleine Sami, David Weatherley
Başlangıç: 1879 yılı, Yeni Zelanda’nın Rangitoto Adası’nda, Bay Jones (Sam Neill) ve ikiz kardeşler, ormanın içinde bir canavarla mücadele etmektedir. İkizlerden biri ele geçirilince, diğer yardım ister…

Kazada annelerinin öldüğü haberini alan ikiz kardeşler Theo (Tom Cameron) ve Rachel (Sophie McBride), Auckland’deki akrabalarının yanına gider. Volkanik Pupuke Gölü’nün kenarında bulunan ev, harika bir doğa manzarasına sahiptir. Tek ürkütücü yanı, karşı komşuları Bay Wilberforce (Oliver Driver) ve onun harabeye dönmüş evidir. İçten çok güçlü bir bağa sahip Theo ve Rachel, kuzenleri Ricky’le (Leon Wadham) beraber volkanik dağlarla çevrili bölgeyi dolaşırken, Theo’nun aklı, garip yüzlü Bay Wilberforce’un evine takılır. Acaba o sevimsiz evde neler olabilir?

Yeni Zelanda’daki Auckland şehrinin harika doğal güzelliklerini izleyiciye tanıtan Under the Mountain, fantastik bir maceradır.

Emre Türker

Picture: impawards

25 Kasım 2010

İletişim Donanımları

‘Keşke’siz Bir Yaşam İçin İletişim
Yazar: Doğan Cüceloğlu
Sayfa Sayısı: 200 Sayfa
Kitap Boyutu: 13,5 x 19,5
Yayınevi: Remzi Kitabevi

Cüceloğlu bu kitabında, psikoloji tanımlamalarından çok, kişisel gelişim üzerinde durmuş. Zaten “sunuş” bölümünde, seminerlerini daha geniş kitlelere ulaştırma ihtiyacı hissederek kitabı yazdığını belirtiyor. Kitapta, çevrede yaşananların bireysel olarak farklı algılama şekilleri üzerinde yoğunlaşılmış. Kişisel algı farklılıklarında, iyi olduğunu düşündüğümüz davranışların, aslında karşı taraftan nasıl kötü anlaşıldığını, yaşanmış ve yaşanması muhtemel örneklerle açıklamaya çalışıyor.

Geniş kitleler tarafından rahatça okunabilecek bu kitap, sonradan yayınladığı “Korku Kültürü” kitabının çıkacağına dair ipuçları içeriyor. “Keşke” kelimesini, yaptıklarımızdan pişmanlık duyduğumuz ve düzeltmek istediğimiz gerçekler için kullanırız. Kendimizi daha iyi tanıyarak, keşke’siz bir yaşam sürmek en büyük isteklerimizden biri. Yapılan yanlışlardan genel olarak bir doğru çıkarılsa da, yanlışları en aza indirgemek, ilke olarak iyi bir düşünce.

Emre Türker

Vampires Suck (2010)

Türkçe Adı: Biri Beni Isırdı
Tür: Komedi
Yönetmen: Jason Friedberg, Aaron Seltzer
Süre: 82 dakika
Oyuncular: Jenn Proske, Matt Lanter, Diedrich Bader, Chris Riggi, Ken Jeong, Anneliese van der Pol, Mike Mayhall, Rett Terrell, Stephanie Fischer, Nick Eversman, Zane Holtz, Crista Flanagan, Jeff Witzke, Jun Hee Lee, Michael Hanson, David DeLuise, Krystal Mayo, Ike Barinholtz, Parker Dash, Helena Barrett, Ryan Glorioso, Matthew Warzel, Kelsey Ford
Nevada’da yaşayan Becca Crane (Jenn Proske), annesinin bir beysbolcuyla takılması üzerine, babası Frank’ın (Diedrich Bader) yanına taşınır. Frank, Washington'un küçük nüfuslu sisli kasabası Sporks’un şerifidir. Babasının dostları White ailesi ve onun oğlu Jacob’la (Christopher N. Riggi) tanışmasının ardından Spork Lisesi’ne başlar. Okulda kimseye yakınlık göstermeyen Sullen ailesinin üyelerinden Edward’la (Matt Lanter) karşılaşan Becca, kendisini tedirgin eden yeni okul ortamındaki uyum sorununu tamamen unutacaktır.

Fantastik aşk serisi Twilight (2008) filmiyle dalga geçen Vampires Suck’tan keyif almak için, orijinal yapımı tanımak gerekir. Eğer orijinal seriyi izlemediyseniz, ince espriler pek anlam taşımayacaktır. Özellikle Kristen Stewart’ın oynadığı Bela Swan karakterinin yüz ifadeleri ve konuşma şekli, harika canlandırılmış.

Emre Türker

Picture: impawards

24 Kasım 2010

Once Upon a Time in the West (1968)

Türkçe Adı: Bir Zamanlar Batıda
Orijinal Adı: C'era una volta il West
Tür: Kovboy
Yönetmen: Sergio Leone
Süre: 175 dakika
Oyuncular: Henry Fonda, Claudia Cardinale, Jason Robards, Charles Bronson, Gabriele Ferzetti, Paolo Stoppa, Woody Strode, Jack Elam, Keenan Wynn, Frank Wolff, Lionel Stander
Arizona çölünün ortalarında, Sweetwater adını verdiği çiftliğinde kalan İrlandalı Brett McBain (Frank Wolff), 6 yıl önce eşini kaybetmiş, kendi halinde bir adamdır. Geride kalan 3 çocuğuyla birlikte geçinmeye çalışan Brett, New Orleans’da tanıştığı genç ve güzel Jill’i (Claudia Cardinale) çiftliğine getirerek, mutlu bir hayat sürmeyi planlar. Fakat Frank (Henry Fonda) ve adamları, McBain ailesinin tüm fertlerini katleder. Olaylardan habersiz trenle gelen Jill’i kimse karşılamayınca, Sweetwater’a kendi imkânlarıyla gidecek ve kanlı manzarayı görecektir. Böyle bir acımasızlığı, kimin neden yapmış olabileceği konusunda kimsenin fikri yoktur. Hapishane kaçkını Cheyenne (Jason Robards) ve Frank’ı arayan kimsenin tanımadığı gizemli mızıka çalan adam “Armonika” (Charles Bronson), dönen dolapların içinde yerini bulacaktır.

Arizona çöllerini güzel açılardan sunan, ağır temposuna rağmen seyirciyi sonuna kadar içine alan “Once Upon a Time in the West”, tanınmış kovboy filmlerinden biridir. Henüz başlarken istasyonda geçen sahnede; gergin bir bekleyiş, sıcak çöldeki soğukkanlı tavırlar ve ifadesini belli etmeyen mat suratlar, izlemeye değer.

Emre Türker

Picture: impawards

23 Kasım 2010

Resident Evil: Afterlife (2010)

Resident Evil: Ölümden Sonra
Tür: Aksiyon / Gerilim / Korku / Bilim-Kurgu
Yönetmen: Paul W.S. Anderson
Süre: 97 dakika
Oyuncular: Milla Jovovich, Ali Larter, Wentworth Miller, Kim Coates, Shawn Roberts, Sergio Peris-Mencheta, Spencer Locke, Boris Kodjoe, Sienna Guillory, Kacey Barnfield, Norman Yeung, Fulvio Cecere, Ray Olubowale
Umbrella Şirketi’nin yeraltındaki gizli laboratuarında bir kaza sonucu serbest kalan ölümcül T virüsü, insanlığı yaşayan ölülere dönüştürür. Deneylerine hız kesmeden devam eden şirket sorumluları, farklı türler ortaya çıkarır. Daha önce laboratuarda görev yapan Alice (Milla Jovovich), yaşam mücadelesinin en önemli isimlerden biri haline gelerek efsaneleşir.

Aradan 4,5 yıl kadar sonra, düzenli aralıklarla Arcadia’dan gelen sinyaller, Alice’in yaşayan birileri olabileceğine dair inancını kuvvetlendirir. Uzun süredir hiçbir canlı göremeyen Alice, hastalığın olmadığını belirtilen bölgeye ulaştığında, göğsüne yerleştirilmiş örümcek benzeri bir cihaz nedeniyle hafızasını kaybeden Claire’i (Ali Larter) bulur. Onu yanına alarak, hayatta kalmayı başarmış başka insanlar bulmak ve kurtulmak ümidiyle yola çıkacaktır.

Resident Evil, konusunu bilgisayar oyunundan almış, bu türdeki en iyi yapımlardan biridir. Aksiyonu bol, heyecanlı, absürt bir gerilim örneği. Artık yoluna 3D teknolojisiyle devam eden Resident Evil, gelecek bölümün sinyallerini de filmin sonunda veriyor.

Emre Türker

22 Kasım 2010

Tale 52 (2008)

Türkçe Adı: Şüphe
Orijinal Adı: Istoria 52
Tür: Dram / Gerilim
Yönetmen: Alexis Alexiou
Süre: 97 dakika
Oyuncular: Yorgos Kakanakis, Serafita Grigoriadou, Dafni Labroyanni, Argiris Thanasoulas, Orfeas Zafeiropoulos, Giasemi Kilaidoni, Giorgos Karamihos
Arkadaşlarını yemeğe davet eden Iasonas (Yorgos Kakanakis), o gece aralarına sonradan katılan Pinelopi’yle (Serafita Grigoriadou) kalben yakınlaşır. O gece ve sonraki günler, birlikte vakit geçirirler. Iasonas’ın baş ağrıları ve kâbusları dışında, her şey çok güzel geçer. Bir sabah erken kalkan Pinelopi, ilaç ve kahvaltılık almak üzere evden ayrılacak, sonrasında geri dönmeyecektir. Fakat ortada çok daha büyük bir karmaşa vardır. Yaşananların hangisi gerçek, hangisi rüyadır? Pinelopi’nin gidişiyle çılgına dönen Iasonas, şiddetlenen sanrılarıyla birlikte gerçekleri bulmaya çalışacak.

Şizofren hastalığının evrelerini izleyiciye sunmaya çalışan film, gizemli bir hikâye şeklinde ilerliyor. Olaylara psikolojik düşünceyle yaklaşılırsa, duygusal travmaların nasıl tetiklendiği, sanrıların nasıl tehlikeye dönüştüğü daha iyi anlaşılacak, yansıtılmak istenen duygu daha doğru tanımlanacaktır. Yönetmenin ilk uzun metrajlı çalışması olan “Tale 52”, psikolojiyle ilgilenenlerin beğeneceği türden…

Emre Türker

21 Kasım 2010

Predators (2010)

Tür: Aksiyon / Bilim-Kurgu / Gerilim
Yönetmen: Nimród Antal
Süre: 107 dakika
Oyuncular: Adrien Brody, Topher Grace, Alice Braga, Walton Goggins, Oleg Taktarov, Laurence Fishburne, Danny Trejo, Louis Ozawa Changchien, Mahershalalhashbaz Ali
Aniden ortaya çıkan yoğun ışık sonrası, kendilerini gökyüzünden aşağıya düşerken bulan bir grup insan, toprağa ayak bastığında neler olduğunu çözmeye çalışır. Özel yeteneklere sahip bu insanlar, paraşütü açılmayarak ölenin haricinde toplam sekiz kişidir. Her biri en son hatırladığı anı açıklarken, olaylara birlikte çözüm bulmaya çalışırlar. Acaba neden oradalar ve nasıl kurtulacaklar?

Tabiata benzer bir mekânda, av ve avcı gruplar arasında geçen mücadele konu alınıyor. Av mevsimi açılmışken, kimin avcı, kimin av olduğu bir şekilde ortaya çıkacak.

Emre Türker

20 Kasım 2010

22 Bullets (2010)

Türkçe Adı: Ölümsüz
Orijinal Adı: L'immortel
Tür: Aksiyon / Polisiye / Dram / Gerilim
Yönetmen: Richard Berry
Süre: 117 dakika
Oyuncular: Jean Reno, Gabriella Wright, Kad Merad, Richard Berry, Marina Foïs, Fani Kolarova, Jean-Pierre Darroussin, Claude Gensac, Joséphine Berry, Venantino Venantini, Moussa Maaskri, Daniel Lundh, Jessica Forde, Catherine Samie, Joey Starr
Marsilya’nın en büyük mafya babalarından 57 yaşındaki Charly Mattei (Jean Reno), arabasını park yerine bırakırken silahlı saldırıya uğrar. 22 kurşun yemesine rağmen ağır yaralı olarak kurtulunca, Marsilya’da “ölümsüz” ismiyle efsaneleşmeye başlar. Oysa Charly, ailesinin güvenliği gerekçesiyle 3 yıldır kirli işlerinden uzaktır. Hapishaneye düştüğü gençlik yıllarında ona yaşlı bir adamın söyledikleri gerçek olmuş, bulaştığı mafya yine kendisini bataklığa çekmiştir. Hayatının son devresinde huzur arayan Charly Mattei, peşine düşenlerin izini bulmak zorundadır. Üstelik polis kendisini yakın takipte incelerken…

“Sert adam” rollerinin usta ismi Jean Reno, yine iş başında. Polis-mafya, mafya-mafya hesaplaşmaları arasında, ailesi için her şeyi göze almış bir adamın mücadelesini izleyeceksiniz.

Emre Türker

19 Kasım 2010

Yüreğine Sor (2010)

Tür: Dram / Romantik
Yönetmen: Yusuf Kurçenli
Süre: 112 dakika
Oyuncular: Tuba Büyüksün, Kenan İnce, Hakan Eratik, Ayla Algan, Hakan Karahan, Alp Öyken, Tomris Oğuzalp, Civan Canova, Nihat İleri, Nihat Büyükağaç, Selda Özer, Mert Trenova, Ayşe Tunaboylu, Yeşim Ceren Bozoğlu
Aynı köyden Esma (Tuba Büyüksün) ve Mustafa (Kenan İnce), birbirini seven iki gençtir. Esma Müslüman, Mustafa ise ailesiyle birlikte inancını saklayan Hıristiyan’dır. Aradaki farklılık, birleşmelerinde büyük bir engel olacaktır.

19. yüzyılın 2. yarısı Tanzimat Dönemi’nde geçen “Yüreğine Sor”, din ve kültür çatışmasıyla ilgili konu üzerinden ilerliyor. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi Ayder Yaylası’nda, yöreye uygun hareket edilmeye çalışılmış. Farklı inançtan iki aşığın yaşadığı zorluğun perde arkasında, fazla irdelenmiş din konusu nedeniyle, filmin eleştirilmesi gayet normal.

Emre Türker

18 Kasım 2010

Loft (2008)

Türkçe Adı: Çatı Katı
Tür: Polisiye / Gizem / Gerilim
Yönetmen: Erik Van Looy
Süre: 118 dakika
Oyuncular: Koen De Bouw, Filip Peeters, Matthias Schoenaerts, Bruno Vanden Broucke, Koen De Graeve, Veerle Baetens, Tine Reymer, An Miller, Charlotte Vandermeersch, Wine Dierickx, Maaike Cafmeyer, Marie Vinck, Jan Decleir, Gene Bervoets, Sara de Roo
Mimar Vincent (Filip Peeters), tasarımını yaptığı binanın çatı katını kendine ayırmıştır. Bu dairenin yedek anahtarlarını, arkadaşları Chris (Koen De Bouw), Filip (Matthias Schoenaerts), Luc (Bruno Vanden Broucke) ve Marnix’e (Koen De Graeve) dağıtarak, her biri evli olan dostlarına gizli bir aşk yuvası sağlar. Başlarda her şey yolunda giderken, çatı katındaki daireye giren Luc (Bruno Vanden Broucke), odada kanlar içinde bir kadın cesedi bulur. Kapı zorlanmamış ve alarm çalmamıştır. Öyleyse cinayetin perde arkasında, beş dosttan birinin olma ihtimali güçlüdür. Ama kim, niye ve neden bu cinayeti işledi?

“Katil kim?” öyküsü diyebileceğimiz Loft, baştaki ağır ve karmaşık temposuna rağmen zamanla hareketleniyor. Her kişinin kendi hikâyesi, birlikte yaşanmış parçalardan çıkarılacak ve sonuç tahmin edilmeye çalışılacak.

Emre Türker

17 Kasım 2010

The Hitchhiker's Guide to the Galaxy (2005)

Türkçe Adı: Bir Otostopçunun Galaksi Rehberi
Tür: Bilim-Kurgu / Komedi / Macera
Yönetmen: Garth Jennings
Süre: 109 dakika
Oyuncular: Martin Freeman, Mos Def, Sam Rockwell, Zooey Deschanel, Bill Nighy, Warwick Davis, Anna Chancellor, John Malkovich
Arthur Dent (Martin Freeman), kestirme yol çalışmaları için evini yıkmaya gelen ekipleri görünce şaşkına döner. Olaydan habersizdir. Buldozerin önünde yatarak yıkımı engellemeye çalışırken, arkadaşı Ford (Mos Def) ziyaretine gelir. Yıkım ekiplerine hiç aldırmayan Ford, çok önemli bir şey söyleyeceğini belirterek, Arthur’u evinden uzaklaştırır. Ford’a göre dünyanın sonu gelmiştir. Çünkü Dünya da aynı Arthur’un evi gibi bir kader yaşamaktadır. Yıldız sisteminden geçmesi planlanan ekspres yolu inşaatının rotasında yer alan Dünya, uzaylı Vogonlar tarafından yıkılacaklar listesine alınmıştır. Uzaylı olduğunu iddia eden Ford’un sözleri, dakikalar içinde geçerlilik kazanır. Onlar nasıl mı kurtulacak? Otostopla!

Değerli oyuncuları kadrosunda bulunduran ve Douglas Adams’ın kitabından uyarlanan film, uçuk-kaçık bir bilim-kurgu komedisidir.

Emre Türker

Picture: impawards

16 Kasım 2010

Get Him to the Greek (2010)

Türkçe Adı: Zorlu Görev
Tür: Komedi
Yönetmen: Nicholas Stoller
Süre: 109 dakika
Oyuncular: Jonah Hill, Russell Brand, Rose Byrne, Zoe Salmon, Lino Facioli, Lars Ulrich, Mario López, Pink, Billy Bush, Kurt Loder, Christina Aguilera, Colm Meaney, Elisabeth Moss, Kristen Bell, Tyler McKinney
Aldous Snow (Russell Brand) ve model kız arkadaşı Jackie Q (Rose Byrne), bir zamanların rock müziği dalında liste başıydılar. Fakat son çıkardıkları “Afrikalı Çocuk” albümüyle dibe vurdular ve kaybolup gittiler.

New York’taki Pinnacle şirketi, ekonomik kriz ve yanlış müzik seçimleri nedeniyle batma noktasına gelmiştir. Acil plan toplantısında Aaron Green (Jonah Hill), Greek Theatre’ın 10. yıldönümü nedeniyle, Aldous Snow’u tekrar sahneye çıkarmaları konusunda görüş belirtir. Fikri mantıklı bulan yöneticileri Sergio (Sean Combs), Aaron’a organizasyonda tem yetki verir. Büyük bir heyecanla Aldous Snow’u New York’a getirmek üzere yola çıkan Aaron, ünlü yıldızı zapt edilemez şekilde bulunca, ne yapacağını şaşırır. Çünkü artık o, değerlerini hiçe sayan, uyuşturucu batağına saplanmış bir alkoliğe dönüşmüştür. Her ne olursa olsun Aaron, Aldous Snow’u sahneye çıkararak görevini yerine getirmelidir. Fakat bunu başarmak hiç de kolay olmayacaktır.

Bu sıra dışı öyküdeki iki farklı adamın, yaşam tarzlarını yeniden gözden geçirmelerine ve ilişkilerini yeniden irdelemelerine şahit olacaksınız. Argo, cinsellik ve sapkın birçok etkenin kullanıldığı film, absürt Hollywood örneklerinden biridir. Daha çok yetişkinlere hitap eden eğlenceli bir yapım.

Emre Türker

Picture: impawards

15 Kasım 2010

Bal (2010)

Tür: Dram
Yönetmen: Semih Kaplanoğlu
Süre: 99 dakika
Oyuncular: Bora Atlaş, Erdal Beşikçioğlu, Tülin Özen, Alev Uçarer, Ayşe Altay, Özkan Akçay, Selami Gökçe
Hikâye Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde geçiyor. Henüz ilkokul 1. sınıf öğrencisi küçük Yusuf (Bora Atlaş), okuldan arta kalan zamanlarında, iyi anlaştığı babasıyla bal işine çıkar. Yakup (Erdal Beşikçioğlu), oğlunu dikkatle dinleyen ve doğadaki her ayrıntıyı anlatarak öğreten iyi bir babadır. Balcılıkla uğraşan Yakup, kovana ulaşmak için çıktığı ağaçtan düşerek hayatını kaybeder. Filmin genelinde, baba Yakup’un (Erdal Beşikçioğlu) ölüm anına kadar geçen zaman anlatılacaktır.

Yusuf üçlemesinin 3. filmi. Yetişkin, gençlik dönemlerinin ardından, Yusuf’un çocukluğuna gidiliyor. Her filmde olduğu gibi, doğal güzellikler sade şekilde yansıtılmaya çalışılmış. Her yapım, ayrı ayrı izlenebilir. Fakat sırasıyla seyredilirse, bakış açısı daha iyi yorumlanacaktır.

Emre Türker

14 Kasım 2010

Süt (2008)

Tür: Dram
Yönetmen: Semih Kaplanoğlu
Süre: 102 dakika
Oyuncular: Melih Selçuk, Başak Köklükaya, Rıza Akın, Saadet Işıl Aksoy, Alev Uçarer, Şerif Erol, Orçun Köksal, Sahra Özdağ, Semra Kaplanoğlu, Tülin Özen, Tansu Biçer, Burcu Aksoy
İzmir Tire’de oturan 20’li yaşlardaki Yusuf Günay (Melih Selçuk), annesi Zehra’yla (Başak Köklükaya) birlikte kalarak, süt ve süt ürünlerinden geçimini sağlar. Şair olma hayaliyle daktiloya çektiği şiirleri dergilere gönderen Yusuf, kendine şans arar. Fakat annesi, artık oğlunun aklını başına toplayarak, köydeki işlerle ilgilenmesini beklemektedir. Çünkü geleceğiyle ilgili hareket etmenin zamanı gelmiş, hayat mücadelesi başlamıştır.

Anne ve çocuğunun geçim mücadelesi içinde köydeki yaşamları, sade bir biçimde anlatılıyor. Her ikisinin birlikte yaşadıkları evde, paylaşılması ve paylaşılmaması gereken durumlar var. Yalnızlığın sıkıntısı, aşk, iş, hayaller ve umutlar… Süt, “Yusuf Üçlemesi”nin Yumurta’dan sonraki ikinci filmidir.

Emre Türker

13 Kasım 2010

Yumurta (2007)

Tür: Dram
Yönetmen: Semih Kaplanoğlu
Süre: 92 Dakika
Oyuncular: Nejat İşler, Saadet Işıl Aksoy, Ufuk Bayraktar, Kaan Karabacak, Cengiz Bozkurt, Tülin Özen, Gülçin Santırcıoğlu, Semra Kaplanoğlu
İstanbul’da sahaf dükkânı işleten yazar Yusuf (Nejat İşler), Tire’de yaşayan annesinin öldüğü haberini alarak, memleketine doğru yola çıkar. Cenaze işlerinin ardından, sağlığında annesine bakan ve onun yanında kalan Ayla’yla (Saadet Işıl Aksoy) eski günleri konuşarak, yapılması gereken işler hakkında bilgi alır. Yusuf’un aklında bir an önce geri dönmek vardır. Fakat Ayla’nın ısrarlarıyla, annesinin istediği kurban adağını yerine getirmek için biraz daha kalır. Böylece Yusuf’un neredeyse unuttuğu Tire anıları, yeniden canlanmaya başlayacaktır.

“Yumurta”, izleyicisini İzmir’in en uzak ilçelerinden biri olan Tire’ye taşıyor. Yörenin kırsal kesimi ön plana çıkarılarak, şivesi, doğası ve yaşam tarzı gösteriliyor. Belgesel çekimleri andıran standart bir köy/kasaba hayatı, durağan bir tempoda işlenmiş. Bu yönden her kesimi memnun etmeyecek bir tür olduğunu belirmekte yarar var.

Emre Türker

12 Kasım 2010

Legend of the Boneknapper Dragon (2010)

Tür: Animasyon / Kısa / Aile / Fantastik
Yönetmen: John Puglisi
Süre: 16 dakika
Vikingler’in Ejderhalarla iyi geçinmesinin ardından, ilk defa yangın çıkmıştır. Gobber, bunun Boneknapper adındaki kemikten zırha sahip bir ejderhanın işi olduğunu söyler. Fakat Boneknapper, efsaneden başka bir şey değildir. Anlattıklarına kimse inanmayınca, Gobber ejderha avına kendi çıkmaya kalkar. Fakat Hiccup, gençleri toplayıp onun peşinden gitmeye karar verir.

How to Train Your Dragon (2010) filminin devamı niteliğinde, kısa bir animasyon.

Emre Türker

Scott Pilgrim vs. the World (2010)

Tür: Komedi
Yönetmen: Edgar Wright
Süre: 112 dakika
Oyuncular: Michael Cera, Alison Pill, Mark Webber, Johnny Simmons, Ellen Wong, Kieran Culkin, Brie Larson, Anna Kendrick, Aubrey Plaza, Mary Elizabeth Winstead, Ben Lewis, Nelson Franklin, Kristina Pesic, Ingrid Haas, Marlee Otto, Will Bowes, Celine Lepage, Mark LeRoy, Kerr Hewitt, Chantelle Chung, Matt Watts, Erik Knudsen, Maurie W. Kaufmann, Abigail Chu, Satya Bhabha, Christine Watson, Chris Evans, Don McKellar, Emily Kassie, Jung-Yul Kim, Mae Whitman, Tennessee Thomas, Brandon Routh, Jason Schwartzman, Keita Saitou, Shota Saito
Kanada, Toronto’da yaşayan 22 yaşındaki Scott Pilgrim (Michael Cera), Rock grubu “Sex-Bob-Omb”un bir üyesidir. Eski kız arkadaşı ve şimdilerin ünlü rock yıldızı Envy Adams’dan (Brie Larson) ayrıldıktan sonra uzun süre kimseyle ilişki kuramamıştır. Sonunda 17 yaşındaki Çinli kız Knives Chau’la (Ellen Wong) çıkmaya başlar. Yeni kız arkadaş, eskiyi unutmak için bir mücadele şeklinde geçer. O sırada Scott Pilgrim’in rüyalarına bir kız girer. O kızı, gerçek hayatta önce kütüphanede, sonra da bir partide gördükten sonra, peşine düşer. Yeni kız Amerikalı Ramona Flowers (Mary Elizabeth Winstead), oldukça havalıdır. Scott’ın birlikte olma uğruna çabaları sonuç verince, aralarında yakınlaşma başlar. Fakat Ramona’yı elde etmek için, onun eski çıktığı yedi belalı sevgilinin alt edilmesi gerekmektedir.

Filmin farklı bir yapısı var. Sokak dövüşü oyunlarından esinlenilerek, ikili dövüş tekniklerinde, bilgisayar oyunu animasyonları kullanılmış. Ayrıca her karakterin özelliklerini belirten bir çeşit ekran kartviziti var. Yerler karla kaplıyken, parktaki salıncağın üst çaprazından çekilen görüntü, gerçekten mükemmeldi. Ayrıca film, cinsellik ve argo kullanılmamasına rağmen eğlendirmeyi başaran, nadir Amerikan gençlik komedilerindendir.

Filmdeki diğer önemli karakterler:

Grup Sex-Bob-Omb üyeleri:
Stephen Stills (Mark Webber): 22 yaşında
Kim Pine (Alison Pill): 23 yaşında
Genç Neil (Johnny Simmons): 20 yaşında
Eşcinsel ev arkadaşı: Wallace Wells (Kieran Culkin): 25 yaşında
Kız kardeş: Stacey Pilgrim (Anna Kendrick): 18 yaşında

Emre Türker

Picture: impawards

11 Kasım 2010

Yeniden İnsan İnsana

Yazar: Doğan Cüceloğlu
Sayfa Sayısı: 268
Kitap Boyutu: 13,5 x 19,5
Yayınevi: Remzi Kitabevi

Sözlü-Sözsüz, bireysel-toplumsal iletişim konularına değinilmiş, bilimsel ve kişisel örneklerle desteklenmiş, “farkındalık” anlamında mükemmel bir kaynak. Müşteri ilişkilerini doğru yönetmek adına, kurumsal şirketlerin personeline verdiği/verilmesini sağladığı eğitimlerde, konuyla ilgili örneklerin çoğundan yararlanılmaktadır. Yani, birçok eğitimcinin yanında, psikolojiyle yakında ilgili kişilerin de örnek aldığı bir kitap.

Anlatımlar, yazar tarafından araştırılmış ve konuyla ilgisi tespit edilmiş örneklerle destekleniyor. Mesela; Aziz Nesin, Hasan Pulur gibi toplumda yer edinmiş isimlerden faydalanılmakta. Ayrıca, ilgili hikâye ve köşe yazılarını okurken, gerçek edebiyatın ve akılcılığın farkına varıyorsunuz. Çünkü örnek yazıların bütününe bakıldığında, sosyal sorunlara eğilme biçimi, anlatım tarzı ve ifade yeteneği, yazarların değerini ortaya çıkarıyor. Doğan Cüceloğlu’nun tespitleriyle beraber, iletişimde şimdiye kadar gözden kaçan ayrıntıları daha iyi yakalamak mümkün.

Yazarın kitaplarında, konu sonlarında yer alan “sözün kısası” özetleriyle, anlatılmak istenenleri daha iyi kavrayabiliyorsunuz. Piyasada Cüceloğlu’nun kitaplarının daima yerini koruması, reklâm sayesinde değil, ders kitaplarında kaynak gösterilecek kadar iyi olmasından dolayıdır. Özellikle hayata atılmak üzere olan öğrencilere ve hayattan keyif almak isteyenlere tavsiyedir.

Emre Türker

27 Dresses (2008)

Türkçe Adı: Benimle Evlenir Misin?
Tür: Romantik / Komedi
Yönetmen: Anne Fletcher
Süre: 111 Dakika
Oyuncular: James Marsden, Katherine Heigl, Malin Akerman, Judy Greer, Brian Kerwin, Jane Pfitsch, Jennifer Lim, Brigitte Bourdeau, Danielle Skraastad, Marilyn L. Costello, Michael Ziegfeld, Yetta Gottesman, Erin Fogel, Bern Cohen, Laksh Singh, Maulik Pancholy, Krysten Ritter, Melora Hardin, Bryan Radtke, Edward Burns, David Castro, Lyralen Kaye
New York'ta yaşayan Jane’in (Katherine Heigl) en keyif aldığı yerlerden biri, düğün törenleridir. Çocukluğundan beri gittiği bütün düğün törenlerinde, gelinin nedimesi (bir çeşit sağ kolu, kız arkadaşı, yardımcısı) olarak yer almasının kendisine huzur verdiğini keşfetmiş ve bunu sürdürmüştür. Birkaç arkadaşının düğün töreni aynı akşama denk gelince, hiçbirini kırmaz ve her birine ayrı ayrı nedimelik konusunda söz verir. Düğünler arasında mekik dokuyarak koşuştururken, ısrarlı sorularla kendisini bunaltan ve biraz konuşmak için zaman isteyen yazar Kevin’le (James Marsden) tanışır. Bu arada Jane’in kız kardeşi Tess (Malin Akerman), New York'a ziyarete gelir. Annesinin ölümü ardından hem annelik hem ablalık rolünü benimseyen yardımsever Jane ve kardeşi Tess’in arası, aynı kişiye duydukları aşk yüzünden açılmaya başlayacaktır.

İlginç tesadüfler, istenmeyen kazalar, tatlı gülümseler, hayatla ilgili gerçek tasanın olmadığı bir dünya içinde koşuşturan ve gülümseyen insanlar. 27 Dresses, türünü sevenlerin keyif alabileceği, uçuk-kaçık romantik komedilerden biri.

Emre Türker

Picture: impawards

10 Kasım 2010

The Loved Ones (2009)

Tür: Korku / Gerilim
Yönetmen: Sean Byrne
Süre: 84 dakika
Oyuncular: Xavier Samuel, Jessica McNamee, Robin McLeavy, Richard Wilson, Victoria Thaine, John Brumpton, Fred Whitlock, Eden Porter
Babasıyla birlikte şahsi otomobilleriyle yolculuk yapan Brent (Xavier Samuel), yolda önlerine aniden kanlar içindeki çıkan bir gence çarpmamak için yoldan ayrılınca, kazaya sebep olur. Kaza sırasında babasını kaybeden Brent’in annesi, çocuğunun üzerinde daha hassas duruma gelir. Aradan 6 ay sonra, aynı okuldan Lola (Robin McLeavy), birilikte dansa gitmek için Brent’e teklifte bulunur. Fakat Brent, kız arkadaşı Holly’le (Victoria Thaine) sözleşmiştir. Akşama kadar yalnız kalmak üzere evden ayrılan Brent’i, hiç tanımadığı bir adam kaçırır. Kaçırılmanın perde arkasında yer alan Lola’nın, hastalıklı ruh hali ortaya çıkacaktır.

Klasik bir dehşet hikâyesi. Sadist birileri, kaçırdıkları kişilere işkence yapar. Herhangi bir sebebi yoktur. İzleyici bu durumdan ürker ve gerilir. Amaç yerine ulaşır.

Emre Türker

09 Kasım 2010

How to Train Your Dragon (2010)

Türkçe Adı: Ejderhanı Nasıl Eğitirsin?
Tür: Animasyon / Aile / Macera / Komedi
Yönetmen: Dean DeBlois, Chris Sanders
Süre: 98 dakika
Balıkçılık ve avcılıkla geçimini sağlayan Berk ülkesinde yaşayan Vikingler’in en büyük derdi, ejderhalardır. İnatçı Vikingler bu tehlikeden kaçmamış, topraklarında yaşamaya devam edip ejderhalarla baş etmeye çalışmışlardır. Çocuklardan büyüklere kadar herkes savaşmayı ve mücade etmeyi öğrense de, liderin oğlu çelimsiz Hiccup savaşta yetersiz kalarak diğer çocukların alay konusu haline gelir. Kalbinde şiddet yatmayan Hiccup, hazırladığı bir düzenekle kimsenin yakalayamadığı, hatta hiç göremediği bir ejderha türünü düşürmeyi başarır ama onu öldürüp saygınlık kazanmak yerine, nasıl bir canlı olduğunu araştırmaya başlar. Böylece yaralı ejderha ve Hiccup, yeni bir dostluğun başlangıcına imza atarlar. Fakat yıllardır ejderhalarla savaşan Vikinglere bu dostluğu ispatlamak, hiç de kolay olmayacaktır.

Öfkenin ve sevginin kalpte bıraktığı etkileri mükemmel yansıtan “How to Train Your Dragon”, eğlenceli, komik ve sıcak bir animasyon. Sizi bambaşka bir dünyada, efsanevi bir masalda etkisi altına alacak, yüzünüzde tatlı bir tebessümle hoş vakit geçirmenizi sağlayacaktır.

Emre Türker

08 Kasım 2010

The Last Airbender (2010)

Türkçe Adı: Son Hava Bükücü
Tür: Aksiyon / Fantastik / Macera / Aile
Yönetmen: M. Night Shyamalan
Süre: 103 dakika
Oyuncular: Noah Ringer, Dev Patel, Nicola Peltz, Jackson Rathbone, Shaun Toub, Aasif Mandvi, Cliff Curtis, Seychelle Gabriel, Katharine Houghton, Francis Guinan, Damon Gupton, Summer Bishil, Randall Duk Kim, John D'Alonzo, Keong Sim
Yüzyıllar önce Hava, Su, Toprak ve Ateş elementlerinin her birinde uzmanlaşmış, onları bükebilen uluslar yaşardı. Ateş Ulusu, Toprak Krallığı, Hava Gezginleri ve Su Kabilesi olarak adlandırılan bu toplumlar, barış içinde yaşar ve her toplum diğerine saygı gösterirdi. İçlerinden sadece biri, bu dört elementin dördüne birden hükmedebilirdi. Avatar adı verilen bu kişi, aynı zamanda yeryüzünde görünmeyen ama varlığı bilinen ruhlar dünyasıyla da bağlantıya geçebiliyor ve onların rehberliğinde dünyayı dengede tutuyordu. Fakat Avatar, yüzyıllar önce birden kayboldu.

Güney Su Kabilesi’nden Katara (Nicola Peltz) ve abisi Sokka (Jackson Rathbone), buz kütlelerinin altında küreye benzer bir cisim bulur. İçinden adının Aang (Noah Ringer) olduğunu söyleyen bir çocuk ve bizona benzeyen dev bir yaratık çıkar. Onu korumak için kendi kabilelerine getirdiklerinde, Ateş Ulusunun Kralı Ozai’nin oğlu Prens Zuko (Dev Patel) gemilerle birlikte baskın yaparak, Aang’ı ister. Çünkü Aang, Ateş Ulusu’nun yok ettiği Hava Gezginleri’nin kalan son hava bükücüsü olarak, şüphesiz ki yüzyıllardır kayıp olan ve her yok edilişinde yeniden doğan Avatar’dır. Avatar tutsak edilirse, Ateş Ulusu diğer uluslara uyguladığı zorbalıklarına devam edecek ve onların karşısında kimse duramayacaktır. Katara ve Soka, büyükannelerinin anlattığı geçmişle ilgili hikâyeyi dinleyerek, Avatar’ı kurtarmak ve korumak için yola çıkarlar. Artık onların kaderleri birlikte yazılmıştır.

Çocuk kanalı Nickelodeon’da çocukların sevgisini kazanmış çizgi filmden beyazperdeye uyarlanan “The Last Airbender”, serinin başlangıç yapımı olarak karşımıza çıkıyor. “Birinci kitap: Su” adlı bu ilk yapım, Avatar’ın ilk öğrenmesi gereken Su bükmeyi anlatıyor. Avatar’ın vazgeçilmez dost hayvanları dev yaratık Appa ve Lemur adlı uçan yarasa Momo, güzel tasarlanmış. The Last Airbender, çocuklar kadar büyüklerin de ilgisini çekebilecek fantastik bir yapımdır.

Emre Türker

07 Kasım 2010

Killers (2010)

Tür: Romantik / Komedi / Gerilim / Aksiyon
Yönetmen: Robert Luketic
Süre: 93 dakika
Oyuncular: Ashton Kutcher, Katherine Heigl, Tom Selleck, Catherine O'Hara, Katheryn Winnick, Kevin Susman, Lisa Ann Walter, Casey Wilson, Rob Riggle, Martin Mull, Alex Borstein
Sevgilisinden yeni ayrılan Jen (Katherine Heigl), annesi (Catherine O'Hara) ve babasıyla (Tom Selleck) birlikte tatil için Fransa’nın Nice kentine gelir. Asansörde karşılaştığı Spencer’le (Ashton Kutcher) tanışmaları hızlı gelişince, yeni bir aşka yelken açarlar. Oysa Spencer, aldığı talimatlar doğrultusunda adam öldüren profesyonel bir katildir. Jen’le birlikteliği, onun bu tehlikeli işi bırakması için iyi bir neden olur. Amerika’ya döndüklerinde kısa süre içinde evlenirler. Eski defterleri kapatıp hayatlarında yeni bir sayfa açmak ve hayallerini gerçekleştirmek için çalışmaya başlarlar. Fakat profesyonel bir katilin işini öylece bırakıp gitmesi kolay değildir. Mutlu bir gelecek hayal ederken, Spencer kendini bir anda ateşin ortasında bulacaktır.

Katil ruhlu bir adamın hayatına mükemmel bir kadın girdiğinde, kalbi bundan etkilenir mi? Killers, yıldırım aşkına kapılan iki farklı aşığın tuhaf ve komik hikâyesini izleyiciye sunuyor.

Emre Türker

Picture: impawards

06 Kasım 2010

Jonah Hex (2010)

Tür: Gerilim / Fantastik / Dram / Kovboy
Yönetmen: Jimmy Hayward
Süre: 81 dakika
Oyuncular: Josh Brolin, John Malkovich, Megan Fox, Michael Fassbender, Will Arnett, John Gallagher, Tom Wopat, Michael Shannon, Wes Bentley, Julia Jones, Luke James Fleischmann, Rio Hackford
Bir zamanlar orduda birlikte savaşan Jonah Hex (Josh Brolin) ve General Quentin Turnbull’u (John Malkovich) karşı karşıya getiren olay, generalin oğlu Jeb’in ölümüydü. Ölümünden Jonah Hex’i sorumlu tutan Turnbull, onun gözleri önünde karısını ve çocuğunu ateşe verir. Hayatı boyunca intikamı taze tutması için de Hex’in yüzünde dağladığı sıcak damgayla birlikte, kollarından ipe asılı olarak onu kaderine terk eder. Ölümle pençeleşen Jonah Hex’i, Kızılderililerden Karga Kabilesi kurtarır. Fakat Jonah Hex, tam olarak ölümden dönememiş, ölümle yaşam arasında bir yerlerde kalmış, bu da onun ölülerle konuşabilmesini sağlamıştır. Gidecek hiçbir yeri olmayan ve kalbi intikamla yanan Jonah Hex, Turnbull’un peşine düştüğünde onun öldüğünü öğrenir. Hayatına kaldığı yerden devam ederken, geçimini kelle avcılığı yapan kanunsuz bir adam olarak sürdürecektir.

Silah kaçakçılarının gerçekleştirdiği bir tren soygunu, Quentin Turnbull’un halen hayatta olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bunun üzerine Amerikan yönetimi, kanunsuz tanınan ve adı efsaneleşmiş Jonah Hex’i, Turnbull’u yok etmek üzere işbirliğine davet edecektir.

Klasik bir kovboy filminin konusu, fantastik düşüncelerle süslenirse ne olur? Jonah Hex, bu sorunun yanıtını veren, aksiyonu bol, kanlı bir gerilim filmidir. Megan Fox yine çekiciliğiyle göz dolduruyor. 70’lerdeki bir çizgi romanın beyazperdeye uyarlaması olan Jonah Hex, ilgilenenlere duyurulur.

Emre Türker

Picture: impawards

05 Kasım 2010

Fatmagül'ün Suçu Ne? (1986)

Umutsuz Şafaklar
Tür: Dram
Yönetmen: Süreyya Duru
Süre: 85 dakika
Oyuncular: Hülya Avşar, Aytaç Arman, Ayberk Çölok, İhsan Yüce, Murat Ersan, Menderes Samancılar, Cengiz Sezici, Burhan Gökhan, Hakan Öktem, Gülsen Tuncer, Güzin Özipek, Sevim Çalışgir, Nurtekin Odabaşı, Rauf Ozangil
Sahil kenarında çamaşır yıkayan 16 yaşındaki Fatmagül (Hülya Avşar), 5 sarhoş gencin tecavüzüne uğrar. Gençler, çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilir. Kanunen tek kurtuluş yolu, onlardan birinin Fatmagül ile evlenmesidir. Gençlerden varlıklı olanların aileleri, kendi aralarında konuşarak çözüm arar. Sonunda fakir Kerim (Aytaç Arman) kurban olarak seçilerek, kızla evlenmeye ikna edilir. Artık 5 yıl evli kalmaları gerekecektir.

Olaylar o kadar hızlı gelişiyor ki, sonraki sahneyi yakalamak zor. Kötü adamlar, ezenler ve ezilenler, ahlaki bir bakış açısıyla konuda yer alıyor. 16 yaşındaki bir kıza tecavüz davasında, kanunların evlilikte olaya çözüm sunması ve gençleri serbest bırakması, akıl alacak şey değil! Geçmişte kadınların nasıl hor görüldüğü iyi işlenmiş.

Emre Türker

04 Kasım 2010

The Animatrix (2003)

Tür: Animasyon / Aksiyon / Fantastik / Bilim-Kurgu
Yönetmen: Andy Jones, Yoshiaki Kawajiri, Peter Chung, Shinichirô Watanabe, Kôji Morimoto, Mahiro Maeda, Takeshi Koike
Süre: 102 dakika
Düşünen insan, kendi rahatı için robotları üretti. Robotlar dünyada durmaksızın insanlara hizmet etmesine rağmen, gerekli saygıyı göremediler. Düşünen insan düşünen robotları tasarlamaya başlayınca, tehlikeli bir durum ortaya çıktı. Robotları yok etme çabası yeterli gelmedi. Böylece robot ve insan dünyası ayrıldı. Hatta öyle ki, robotlar gittikçe güçlenerek, insana karşı beklenmedik bir zafer kazandı. O günden sonra gerçek dünya diye bir şey kalmamıştı.

Matrix üçlemesinin hemen ardından uyarlanan bu animasyon, izleyicinin akıl karmaşasını gidermeye çalışıyor. Olaylar nasıl başladı ve nasıl bu duruma geldi? The Animatrix’den sonra sorunun cevabı daha tatmin edici bir hale geliyor. Seriyi sevenlerin ilgisini çekecektir.

Emre Türker

03 Kasım 2010

Eat Pray Love (2010)

Türkçe Adı: Ye Dua Et Sev
Tür: Romantik / Dram
Yönetmen: Ryan Murphy
Süre: 133 dakika
Oyuncular: Julia Roberts, Hadi Subiyanto, Billy Crudup, Viola Davis, A. Jay Radcliff, Mike O'Malley, Ashlie Atkinson, James Franco, Lisa Roberts Gillan, Ryan O'Nan, Gita Reddy, Jen Kwok, Mary Testa, Elijah Tucker, Karen Trindle, Zachary Dunham, Clair Oaks, Ned Leavitt, Lynn Margileth, Welker White, José Ramón Rosario, Lucia Guzzardi, Roberto Di Palma, Tuva Novotny, Luca Argentero, Silvano Rossi, Giuseppe Gandini, Ludovica Virga, Marco Lastrucci, Elena Arvigo, Andrea Di Stefano, Remo Remotti, Dean Allan Tolhurst, Javier Bardem, Christine Hakim, Anakia Lapae, Arlene Tur, David Lyons, T.J. Power, Richard V. Vogt
Bali’de kaldığı süre içinde tanıştığı falcı Ketut Liyer’dan (Hadi Subiyanto) geleceğiyle ilgili çeşitli yorumlar alan yazar Liz Gilbert’in (Julia Roberts), New York’a döndüğünde aklı karışmıştır. Depresyonun eşiğindeyken kocası Stephen’dan (Billy Crudup) ayrılma kararı alacak, her şeye sahip olduğu halde bulmadığı huzuru yeniden keşfetmek için bir dizi seyahate çıkacaktır.

Yazar Elizabeth Gilbert’in “Eat, Pray, Love” kitabından yola çıkılarak, Ryan Murphy tarafından senaryolaştırılan film, yazarın kendi hayatından kesitler sunuyor. Bir kadının kendini tanıma aşamasında sahip olduklarını geride bırakarak, manevi huzuru arayışı, geçmişi sorgulaması ve gelecekle ilgili beliren düşüncelerine dair karar aşaması, konunun ana duraklarını oluşturmaktadır.

Emre Türker

02 Kasım 2010

Enchanted (2007)

Türkçe Adı: Manhattan’da Sihir
Tür: Komedi / Fantastik / Aile / Romantik
Yönetmen: Kevin Lima
Süre: 107 dakika
Oyuncular: Amy Adams, Patrick Dempsey, James Marsden, Timothy Spall, Idina Menzel, Rachel Covey, Susan Sarandon
Andalasia adındaki masal diyarında yaşayan kötü kalpli Kraliçe Narissa (Susan Sarandon), tahtını bir prensese kaptırma korkusuyla, üvey oğlu Prens Edward’ın (James Marsden) “gerçek aşk öpücüğü” vereceği güzel kızı bulmaması için elinden geleni yapmaktadır. Edward’ın peşine Nathaniel’ı (Timothy Spall) takarak, dikkatini başka yöne çekmeye çalışır. Fakat Edward, güzel Giselle’in (Amy Adams) sesini duyarak evleneceği kıza kavuşur. Özünde bir cadı olan kötü kalpli Kraliçe Narissa, Giselle’i kandırarak onu bir kuyuya atar. Kuyunun diğer tarafında, masal dünyasından gerçek dünyaya açılan bir kapı vardır. Sihirli çizgi dünyasından çıkınca aklı karışan Giselle’i, Robert (Patrick Dempsey) ve küçük kızı Morgan (Rachel Covey)bularak, ona evini bulmasında yardım etmeye çalışır. Fakat Giselle’in anlattığı masalsı dünyaya, ancak hayalleri bozulmamış küçük kız Morgan inanacaktır.

Enchanted, Walt Disney’in çizgi dünyasıyla gerçek dünyayı harmanlayan ve ailece izlenebilecek harika bir romantik komedi. Sihirli dünyanın büyüsüne kapılacak, izlerken çok eğeleneceksiniz.

Emre Türker

01 Kasım 2010

My Own Love Song (2010)

Tür: Dram
Yönetmen: Olivier Dahan
Süre: 102 dakika
Oyuncular: Renée Zellweger, Madeline Zima, Forest Whitaker, Elias Koteas, Nick Nolte, Annie Parisse, Andrea Powell, Courtney J. Clark, Lara Grice, Chandler Frantz, Del Pentecost, Jay Patterson, Jordan Carlos
Bedensel engelli eski şarkıcı Jane Wyatt (Renée Zellweger), günlerini evinde tek başına, kimseyle görüşmeden, içine kapanık şekilde geçirmektedir. Arkadaşı Billie (Madeline Zima) ise, meleklerle konuştuğunu iddia eden yarım akıllı bir adamdır. New Orleans’daki melek ve hayaletlerle konuşmak üzerine yapılacak bir konferans ilanını gazetede gören Billie, Jane’i birlikte gitmek için ikna etmeye çalışır. Görülen o ki, çevrede birbirlerini dinleyen başka kimse yoktur. Belki de bu yolculuk, uzun zamandır kendileri için gerekli değişikliği onlara sunmaya yetecektir. Tabi ki Jane ikna olursa…

Hayatta kimse konuma göre acınmak için değil, aynı koşullar altında değer bularak yaşamak için nefes alır. Toplumun kendi içinde belirlediği normalliğe uygun olarak, dışlanmış bir kesimin nasıl hayata küstürüldüğünü anlatan dramatik bir yapım.

Emre Türker

Picture: impawards