13 Eylül 2013

Asla Vazgeçme

Yazar: Harlan Coben
Sayfa Sayısı: 425
Kitap Boyutu: 13,5 x 19,5
Yayınevi: Martı Yayıncılık

Kısa aralıklarla iki cinayet. Bunların birbiriyle bağlantısı var mı? Onların ölmesi için sebep neydi? Klasik Amerikan polisiye film havasında, heyecanını baştan sona kaybetmeyen bir roman.

Konusu: Barda içkisini yudumlayan Marianne, kendini bir anda bir katilin kollarında bulur. Katili ona acı çektirirken, hiç vicdan azabı çekmeyecektir. Bu sırada cinayete ortak olan saman saçlı kadın ise biraz tedirgindir. Saman saçlı kadının düşündüğü şey, “acaba bu cinayet gerçekten gerekli miydi?”

Bu arada doktor Mike’ın oğlu Adam, okul arkadaşının intiharından sonra içine kapanmaya ve gittikçe tuhaf hareket etmeye başlayınca, avukat annesi Tia, onun bilgisayarına bir izleme cihazı yerleştirmeleri konusunda Mike’ı ikna eder. Mike, oğlunun özeline girmenin pek doğru olmadığını düşünmektedir. Fakat onu izlemeye başladıklarında, ortada bir sorun olduğunu fark ederler. Çünkü Adam, gitmeye hazırlanmaktadır.

Aldatan kadın, seven anne, ailesini kurtarmaya çalışan baba ve diğerleri… Bir bölgede yaşayan birbirinden bağımsız aileler ve onların çocukları ve aileleri arasında geçen sorunlar… Bunlar olup biterken, bölgede yaşanan cinayetler ve bu cinayetin perde arkasını araştıran usta dedektifler. Acaba onların birbiri ile bağlantısı neydi?

 Harlan Coben’in bir romanını ilk defa okuyorum. Açıkçası bu kadar etkileyici ilerleyeceğini düşünmemiştim. Nasıl başlayıp nasıl bittiğini anlayamadım. Kitabı fırsat buldukça hemen elime alıyor ve sonuna ulaşmak için can atıyordum. Amerikan polisiye havasında geçen film, sanki yazarın bu romanı için film çekilmesi düşüncesiyle senaryoya uygun gittiği görüşündeyim. Fakat Amerikan polisiye romanlarında katil yakalama finalleri, bana biraz abartılı geliyor. Yine de kitabın heyecanına kendinizi kaptıracağınıza eminim.

Emre Türker

08 Eylül 2013

Pollyanna

Yazar: Eleanor H. Porter
Sayfa Sayısı: 204
Kitap Boyutu: 13 x 19,5
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Yayınları
 
Bir mutluluk oyunu hikâyesi. Aslında pek çoğumuzun bildiği ama yine pek çoğumuzun okumadığı bir kitap. Genel olarak çizgi filmlerden, hikâyelerden ve kısaltılmış çocuk özet kitaplarından derlemeler yoluyla haberimiz olan bir çocuk kitabı diye düşünebiliriz. Yıllar sonra bu kitabı tekrar elime aldım. Verdiği anafikri bir yetişkin gözüyle incelemekte fayda var.
 
Konusu şöyle: Harrington Malikânesi sahibi bayan Polly, öksüz kalan Pollyanna’nın malikaneye gelişi için hazırlıklara başlar. Çünkü kız kardeşinin kızı Pollyanna öksüz kalmıştır. Önce annesi Jennie, sonra da rahip babası John Whitter yaşamını yitirmiş, sorumluluk bilincinde olan bayan Polly ise onu hemen yanına almıştır. Bayan Polly ne kadar disiplinli ve kuralcı olsa da, Pollyanna, o kadar mutluluk düşüncesine sahiptir ki, malikaneye gelir gelmez çevresindeki herkesi etkisi altına alır. Çünkü Pollyanna, babasının ona öğrettiği “ne olursa olsun mutlaka mutlu kalmanın bir yolu vardır” prensibini benimsemiştir. Acaba Pollyanna, yaşamının bundan sonraki diliminde de hep mutlu olabilecek mi?
 
İş Bankası Yayınları, 100 temel eserdeki çocuk kitaplarını tam metinlerle yayınlarken, kitabın hemen sonuna da yazar ile ilgili küçük bir biyografi iliştiriyor ki, bu da yazar hakkında akılda kalıcı güzel bir parantez açıyor. 1868-1920 yılları arsında yaşamış yazar Eleanor Emily Hodgman Porter, Pollyanna romanını 1913 yılında yayınlamış. Bu tarihi göz önünde bulundursak, bugünkü kişisel gelişim kitaplarının ilham kaynağı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Sorunlara problemle değil çözümle yaklaşma, negatiflik içinde pozitiflik arama, mutluluk için olumlu düşünme, çevredeki insanların da mutluluğu için çalışma, kimseye önyargılı yaklaşmama ve daima yardımsever olma, bu kısa çocuk romanı içinden ayıklayabildiklerim arasında gösterebiliriz. Hal böyle olunca, çocuklara tavsiye edeceğimiz gibi, kişisel gelişim kitaplarından önce herkesin bir Pollyanna okumasını da rahatlıkla önerebiliriz.
 
Emre Türker