06 Ocak 2010

Bir Gün Bir Adam

Pencereden dışarıya baktı adam
Sanki orada yaşayan o değildi
Sanki bu toprağın kokusuna yabancıydı
Teni zamana yenik düşmüş, boynu bükülmüştü.
Oysa daha dün, ne kadınlar takmıştı peşine.
Asiydi, delikanlıydı, iyi de içerdi.
“Bir gün çok büyük adam olacağım” derdi çevresine
“Bir gün çok büyük adam olacak” derdi onu sevenler

Ne oldu ki yıllar böyle çabucak geçti.
Daha dün yapraklar yemyeşil değil miydi?

O adam bir gün kaldırımda yatarken bulundu
Adeta gülümsüyordu cansız bedeni
Kimsesizler mezarlığına doğru yola çıkarken
Arkasından sesler yükseldi

Dediler ki:
“Bir gün çok büyük bir adam olacaktı kendisi,
Yazık oldu!”

Emre Türker

Picture: flickr

6 yorum:

  1. Paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. "çok büyük adam olmak", belki de kimsesizce o kaldırımda ölebilme cesaretini göstermek, veya bu ölümü deneyimlemiş olmaktır.
    Ya da öylece kaldırımda ölü bulunmuş bir insanın hayat süreci içerisinde yaptıklarını, deneyimlediklerini kendi sınırlı bilgilerimizle daha doğrusu önyargılarımızla bildiğimizi sanıyoruz. belki de o adam zaten çok büyük bir adam olarak yaşadı ve öylece de öldü.

    YanıtlaSil
  3. Guguk kuşu… Gülümseyişlerin ve toplumun dış gözlemlerini, önyargı ve iç gözlemle bağdaştırmak, anlamak ya da algılayabilmek, en önemlisi acımamak. Kavramları bir bütün olarak görüp, hayatın içindeki yaşam mücadelesi veren insanları direk yargılamıyor, ne hissettiklerini ölçmeye çalışıyorsun. Bu da bakış açının ne kadar geniş olabildiğini gösteriyor. Değerli yorumun için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  4. su an yeni uyandim dunden kalma alkol damarlarimdayken hala senin bu yazdigina denk geldim bogazima tikandi bisey :'(
    bilmiorum ama canim acidi okuyunca :(

    YanıtlaSil
  5. Çok büyük adam olmanın ölçütü nedir bilemiyorum. Zamanı güzel ve doğru kullanarak çevrenin gıptayla baktığı bilgisini, paraya çevirebilmiş refah içinde bir hayat yaşamış olmak mı? Yoksa çevresinde sevilen elindeki bir lokmasını muhtaç olanlarla paylaşan, birikimlerini etrafındakileri aydınlatmak için kullanarak manevi yönden, sonsuz bir doyum içinde yaşayarak, ölmüş olmak mı?
    Şunu çok iyi biliyorum ki,hiç geçmeyecek sandığımız zaman hızla akıp gidiyor ve biz yeteneklerimizi değerlendirmekte geç kalıyoruz çoğu zaman. Geriye dönüp baktığımızda da, olmak istediğimiz noktadan çok farklı yerlerde buluyoruz kendimizi.

    Sevgiler

    YanıtlaSil
  6. LoLLa… Duygu, kimine göre daha hassas, kimine göre daha duyarlı, kimine göre daha anlaşılır ya da anlaşılmaz. Boğazımızda düğümlenen şeyler, hayatımızın balık kılçıkları olmalı.

    Çınar… Zamanın içinde yakaladıklarımız ve yakalayamadıklarımız. Görüp kokladığımız çiçekler, doğarken ağlasak da, ölüme gülümsemek. Değer kavramı burada bir ironi. Kimine göre büyük olmak? Yakaladığın ayrıntılar çok anlamlı. Somut anlatımda soyut düşünceyi fark edince, doyuma ulaşabiliyorsun. Seninki de öyle bir şey. Teşekkürler Çınar.

    YanıtlaSil