Aldatan
Aldanandır.
Kadın, tüm öfkesini kustuğu an, geride iz bırakmamıştı. Sakince veda etti zarar vermeden. Kapıdan dışarıya çıktığında, çantası elinde ilerledi kaldırımdan. Geriye dönmedi erkeğin baktığını hissederek. Adımları ağırdı. Kimi zaman duraksadı, sonra döndü sokağın köşesinden.
Erkek, hiçbir şey söyleyememişti. Susmuştu. Her yerde onun kokusu…
Bir kadın söylemişti ona, “O gittiğinde, duvarların daraldığını ve bana işkence ettiğini hissediyordum.” Dinledikleri, yaşadıkları olmuştu.
Nefesi daralmaya başladı. Uyku geçici çözüm, uyandığında canlı kâbuslar.
Kadın, erkeği çok seviyordu. Erkek de onu. Çünkü kadının evden gidişiyle, tartışmaların kara büyüsü bozulmuştu. Önce düşündü. Sonra kapının yanındaki askıdan montunu aldı ve inançla ayrıldı o yerden.
Birlikteliğini düşündü, yangından kurtarılması gereken ilkleri…
Telefona sarıldı ve beklemeye başladı.
Cadde kalabalıktı ama gürültüsünü duymuyordu karşılıklı titreşen sesler…
Emre Türker
Picture: deviantart
Zordur kapaları kapatıp ardına bakmadan gidişler...
YanıtlaSilBakarsın çünkü, ağlarsın hatta ve çoğu zaman yanarsın yangında ilk kurtarılacaklarının arasında...
ayyyyy Emree yaaa, nee buu neeee, bi tepki verr bii, kadın ayrılmııış, aldatmııış, buu neee buu, bi sinirlen,bi köpüürrr, bi dökk içiniii, insani bi tepkiii verr, melek misin sen yahuuu, hiç mi içinden canavar çıkmazz senin, hep mi bölee mağrur,gururluu, dinginsin bee adaaammm....aaa ben delirdiimmmm burdaaaa...
YanıtlaSilHayalbemol,sonunda ne oluyor merak ettim ama yangından ilkleri kurtarma çabasına düşmeden önce o yangını çıkarmamaya çalışmak daha iyi bence.Yanmaktan kurtulan her ne olursa olsun yangının izlerini her zaman taşıyacak .Ya kararacak yada her zaman is kokacak.Sevgilerimle
YanıtlaSilyesari, kolay mı sanıyosun...
YanıtlaSilinsanın içindeki aşktır o nefreti çoğaltan,
ama aynı zamanda aşktır o nefreti bastıran,
ama asla unutturmayan...
Evren... Seven için gerçekten zordur.
YanıtlaSilBazı anlar düğümlenir boğazında, yutamazsın.
Bu, iki seven insanın kopma noktası.
yesari... :) Ankara'nın çılgını, blogların hırçın kızı yesari :)
Yahu hikayedeki tarafları yanlış anlamışsın.
Kadın gidiyor, erkek geride kalıyor. Evdeki basıklığı hissetmesinin nedeni de, aldanışlığı anlaması.
Sonu muamma.
Son hamle, ihtimaller hesabı.
Gurur, kabullenme ve sevgi içindeki karşılıklı iki ses,
farklı bedenlerde farklı yankılanır algılarında...
Bana gelince; şeytan kulağına fısıldarken, içindeki meleği dinleyen biriyimdir.
Tepkilerim sert olur, pişmanlıklarım da öyle. İçimdeki canavar aslında çok vahşidir,
ama çabuk uysallaşır. Bunun gibi bişey işte :)
beyaz mendil... Hikayenin sonu kişiliklere bağlı olduğu için, konuşmaları gürültü içinde kendi hallerine bıraktım.
Yangını çıkarmamak tabiki daha iyi. Hata kişiye özgü. Fakat hatalardan dönenler mükemmeli ortaya koyabilir.
Son sözlerinde çok haklısın. Yangının izleri tamamen silinmiş görünse de, yaşananlar leke olarak kalır bedende.
Bu kararmanın ve is kokusunun bastırılması, geri dönenlerin yeni başlangıçlarına bağlı.
Sıkıntılar unutulmaz ama gelecek yeniden planlanabilir.
LA78'ers... Ahkamın kıralı yesari için şunları rahatlıkla söyleyebilirim.
içindeki kaosları ortaya çıkararak dramatize etmeyi sevmeyen,
sıkıntıları, acıları, hüzünleri bünyede bastırıp, mutlu ve şakacı biri olarak gülücükler saçan,
bu anlamda mutlu ve eğlenceli kişiliği karşıya çok iyi yansıtan biridir o. Kendisi de söyler bunu.
Onun şakalarındaki nüansları dikkatle izlemek lazım, iyi analizcidir aslında.
Dizelerin gerçekten çok anlamlı. Aşk, yön tanımıyor. Sevginin içindeki nefret,
nefretin içindeki sevgi, bu çapraşık kavramlarda ortaya çıkan kıvılcımlar.
Aşk, her iki bünyede aynı büyüklüğü taşıyorsa,
bazı hatalardan dolayı herşeyi terk etmek, sanırım yanlış olur.
Çünkü büyük bağlılıklar, kolay kolay ortaya çıkmıyor.
Bazılarına 2. şans tanınmalı...
Birşey bitiyorsa bir sebebi var
YanıtlaSilDeğişmeyi beklemeden değişmeyi umarak yaşamak
Aşka alışmış ruhuna yetecekse
Dön
yoksa dönme sevgili
Benim yazıma yaptığın mükemmel ötesi yoruma hayran kaldım...
Yesariye katılıyorummmm!!!
YanıtlaSilherkes bu durumları yaşamıştır mutlaka ..
Herkes farklı etkilenir olanlardan
ama senin kadar sakinde olmaz benim tepkilerim hayalimbemolüm:)
Bi kere ona iyi bir küfür sallarım gerçekten rahatlıyorum çünkü zaman ilerledikçede sinirim hafiflemeye başladığındaysa şu yazıdaki moda geçerim :)
anlat bee Emree anlatt...tanımıyor ki adam...bilmeden etmeden ölee yazıyorr...hayret bişii yaaaa...
YanıtlaSilanlatma Emre anlatma.. ne tanıyacam seni bee...
YanıtlaSilamann tanımaa bee tanımaa zateeen...istemiyorum...tek kelime daha anlatma Emre...
YanıtlaSilistemiyorum diyo bide yaaa... istesen ne olur sanki tanıyan var...
YanıtlaSilıııııııııııııı...ölee miiii..
YanıtlaSilal misketleriiniii, ver bebeklerimiii...madara oldum zateen okuyucularaa...
bebek mi.. sen buna bebek mi diyosun beee...
YanıtlaSilsen o misketlere hiç layık olmamıştın zaten...
off bu hesapları yapabilecek bir hesap makinesi war mı yaa:(
YanıtlaSilhıh...
YanıtlaSilEmre ortalığı biraz kirlettik...kusura bakma:))
emre, bu ankara'nın çılgını yüzünden oldu herşey kusura bakma. :))
YanıtlaSilhmmm...
YanıtlaSilhmmmlamaa...
YanıtlaSilBütün bu vazgeçilmezliği farkedebilmek için birinin gitmesi mi gerek..
YanıtlaSilFranche… Dönüş, bir ihtimal hesabıydı.
YanıtlaSilHesaplar tutarsızdı, açık verdik.
Muhasebesini yaptıracak yetkiliyi bulamadık.
Belki de en iyi hesap,
İkimizin bir olacağı bir denklemin sonucuyla tutturulacaktı.
(Bloguna yazdıklarıma senin verdiğin cevap ise, yeni bir eser olmuş Franche.)
Kelebeğin Ömrü… Ateşin küllerini toplamak misali anlattıkların.
Maçlarda avazı çıkıncaya kadar bağıran taraftarlar,
Tüm zamanlarındaki stresi kusarlar ve büyük bir deşarj olur küfürleri.
Rahatlatacak ne varsa bunalımlarda, normaldir.
Ben de sakin değilim çoğu zaman kelebeğim, hatta senin anlattıklarına yakın olabilir eylemlerim.
Bazen düşüncelerde pratik yapıyoruz ki, yaşanası durumlarda teorik kalmasın fikirler.
yesari ve LA78'ers, ne çok yaramazlık yapmışsınız bakiim :)
Kirlenme olmamış, eğlence olmuş. Okurken şahsen gülümsedim :)
ay kopuğu(köpüğü)… Bence hesap makinesi yetmez, küçük cep bilgisayarları gerekir.
Öyle çok olasılık ihtimali var ki, çıkamayız işin içinden.
Galiba, her bünyeyi ayrı ayrı hesaplamak gerek.
AŞK… Gerekli değil elbet…
Fakat vazgeçilmez olan hazineler, malesef ki kaybedildiğinde anlaşılıyor.
Sahip olduklarımızı elde etmek için çok şey ortaya koyarız ama
kazandıktan sonra kaybetmek için fazla yorulmayız.
Peki hala telefona sarılmış bi vaziyette bekliyor mu?
YanıtlaSilFake ID… Telefon kapandı, sonuç her okuyucunun kalbinde yatıyor.
YanıtlaSil