25 Mart 2009

Biraz Zamanını Alabilir Miyim?

Yaklaşık 10 yıldır görüşemediğim bir dostum, hayatın vazgeçilmezi haline gelmiş internetin arkadaşlık siteleri aracılığıyla beni bulmuş. Uzun süredir bu tip sitelere kayıt olmamak için direnmiş, bir şekilde içeriğine dahil olmuştum. Ne kadar istemediğiniz kişiler sizi bulsa da, görmek istediklerinizle sanal anlamda karşılaşınca, mutlu oluyorsunuz.

Yurtdışında yaşayan bu arkadaşım, kısa süre içinde Türkiye’ye geleceğinden bahsetmişti. Yaklaşık 1 – 2 ay içinde sözünde durmuş ve bir gece ansızın beni aramıştı.

- Taksim’deyim, acele oldu ama vaktin varsa görüşelim mi?

Koşar adımlarla evden ayrılmış, kendisiyle karşılaşınca mutlu olmuştum. Birlikte yaşamışlıklarımız, sanki dün gibiydi. Yıllar kişiliklerimizden hiçbir şey almamış, sadece şekilsel anlamda değişikliklere uğramıştık. Neler yapmıştık görüşmeyeli? Birkaç saatlik buluşma planımız, başka arkadaşların da yanımıza gelmesiyle, sabaha kadar sürmüştü.

10 sene öncesine dönmüştük. Sanki aynı heyecanı yaşıyor, aynı karelerde yaptıklarımızdan dolayı gülümsüyorduk. Bu zamana kadar, hiçbirimiz tam anlamıyla bir araya gelmemiştik. Neden şimdiye kadar buluşmamıştık? Bize bunu soruyordu. Sebeplerimiz hazırdı: İş, güç, yaşam mücadelesi, şehir değiştirme, telefonlarını kaybetme vs.

- Onca yıl ve uzak araya rağmen, nasıl sizi bulup bir araya getirebildim?

Haklıydı. Aynı şehirde yaşayan çocukluk arkadaşımla bile aramızda çok kısa mesafeye rağmen, çeşitli nedenler göstererek görüşmelerimizi erteliyorduk. Ya yorgunuzdur, ya keyfimiz yoktur, ya da müsait değilizdir.

Sebeplere karar veren biz değil miyiz?

Aslında fırsatları planlayan, psikolojimizi dengeleyen ve yaşam standartlarımızı belirleyen, bizden başkası değildir. Sanal ortamlarda haberleşme sağlayarak, hareketsel eylemlerden kendimizi soyutluyoruz. İstesek çok şey başarabiliriz ama sebep sonuç ilişkisini düşünsel anlamda kısıtlayarak sınırlar çiziyoruz.

Zamanı bilinçsizce tüketirken, bir ömrün son kullanma tarihini yeniden gözden geçirmek lazım. Uyanmak için çalar saatinizi ertelemeyin.

Emre Türker

picture: deviantart

6 yorum:

  1. Eskı arkadaslar bırbırını kaybedıp tekrar buldugunda..
    Bence gecmıslerıne ve su anlarına aıt bırbırlerıne ayna tutabılen cok onemlı bı duruma sahıp oluyrolar..

    YanıtlaSil
  2. kesinlikle katılıyorum, aslında yaklaştıkça uzaklaşıyoruz.. Teknoloji birbirmize yaklaştırıyo bi bakımdan ama bi de bakıyoruz ki, artık yüz yüze gelemez olduk. Msn icat edileli, nbr den başka şey konuşamaz olduk.. Nerde o eski, cafe muhabbetleri..

    YanıtlaSil
  3. Aslında uzakta olunca daha çok kıymet bilinıyomuş, bazı günyüzüne çıkamayan değerler yokluğunda belli oluyomuş insanın..Meğer o uzaktaki arkadaşınız sizi ne çok özlemiş, uzaktayken.Siz ise dipdibe olmanıza rağmen hep ertelemişsiniz buluşmayı.

    YanıtlaSil
  4. öykü… O aynadaki yansımalara bakarken, aynı tadı almak, hatta daha fazlasını hissetmek gerek. Güzellikler, böyle önemli oluyor.

    HaYaL MeYaL… Yakında birbirimizi gördüğümüzde tanımayacağız. Bu dönemler de gelecek.

    KaRaMeL… Gözden uzak olanın gönülden ırak olması yalnız aşk içindir, iyi arkadaşlıklar şarap gibi yıllanır.

    YanıtlaSil
  5. Bu bahsettiğin site için şunuda diyorlar bazen;
    yaw ne eski arkadaşını bulmakmış canım ben görüşmek istiyosam zaten bağımı koparmam eski arkadaş falan olmaz ,,
    Valla ölede bi oluyoki bi şekilde kaybediyosun, izine ulaşamıyosun,hayat insanın karşısına neler getiriyo bilimiyosunki??
    Oyüzden bu site sayesinde hakaten arayıp bulamadığım çok sevdiğim arkadaşlarımı ve dostlarımı buldum,ve buldular. sizin yaptığınız gibi buluşup doyumsuz sohbetler ettik sanki yıllar araya hiç girmemiş gibi...

    YanıtlaSil
  6. Kelebeğin Ömrü… Bu konuda sana yürekten katılıyorum. İzini kaybettiğim o kadar şey var ki? Bunları kişilerde olduğu kadar, düşüncelerime de yansıyor. Yaşam içinde bazı şeyleri geçmişi unuturken, yeni oluşumlarda mutluluklarımızı da elimizden bırakıyoruz. Bazen kader bize çeşitli oyunlarla hatırlatmalar yapıyor. Değerlendirdiğimizde, kıymetli hazinelerimize yeniden kavuşuyoruz. Yıllar geçse bile, yeniden tatları damak zevkimize tatmak, keyifli oluyor.

    YanıtlaSil