
Herhangi bir ilişkisi olmayan kişi, nedensiz arayışların içinde bulur kendisini. Aşka doğru çıkış noktası aranan bu labirentte, süresi belli olmayan mutluluk dokunuşları, çıkmazlardaki duraklarda aranır. Bazen bulmacanın sonuna ulaşıp elmanın diğer yarısına sahip olurken, bazen de bütünü tamamlayamamış olmamın çözümsüzlüğüyle, rüzgârın uçuşturduğu yaprak gibi savruluruz.
Aşk, felsefesi içinde sonsuz uzantılara sahiptir. Karşılıklı ilişkide mutluluksa aranan;
bir erkek ne ister,
bir kadın ne ister. Örneğin,
kaçan balık kovalanırmış diyerek bir balıkçı olabilirsiniz. Ya da karmaşanın içinde karanlıkları benimseyip,
aşk-ı manya fanatikliğinde sloganlar yazarsınız. Sesler yükseldiğinde,
Aşk-ı Figan uğultusunda sağır kalıp başka titreşimleri algılayamazsınız. Havanın dokunuşlarına kendinizi bırakır,
her mevsim bir başkadır aşk dersiniz.
Aşk problemlerinde çözüm arayışları hiç bitmez. Bazen de
aşk bahçesine fantezi eker, ürünlerini toplarken hafiflersiniz.
Bana göre aşk, platoniktir. Karşıdan gelen tepkiye göre etki göstermez. İlgi gösteriyorsam, bu hiç görmediğim bir hayal ürününe de olabilir, bir kez gördüğüm unutulmaz şipşaklara da, sözlerin dokunuşlarıyla desteklenen karşılıklı oluşumlara da… Her birinin acısı ve tatlısı vardır. Aralarındaki renklilik, her biri içindeki tadın şiddetine göre çeşitlenir.
Hiç kıskanılmayan bir birliktelik olamaz. Hiç kıskanmadığınız kişiye aşık değilsinizdir. Kıskançlıkta belirlenmesi gereken şey var ki, o da dozunun ayarıdır.
Peki sizler ne arıyorsunuz? Aklınızdan çeşitli tilkiler geçiyordur. Bazen tavuklar aklınıza gelir, bazen domuzlar. Bazen benzettiğiniz kişi küfürdür, bazen de eşya.
Bu yazının bir sonu yok. Ama benim beklentilerim olacak.
Konu: Kalbinizi Çalan Eylemsel Hareketler Mimi
Mutlu bir beraberlik için, karşı cinsten beklentileriniz nelerdir?
Sevdiğiniz kişide aradığınız özellikleri yazarak, kalbinizdeki güzeli tanımlayınız.
“Kısaca, birlikte olduğum kişi böyle olmalı” gibi ifadelerle,
kalbinizi çalacak kişiyi hayalinizde canlandırın ki, okuyan karşı cinsiyet
-hııım, demek şöyle yapsam daha etkili olacakmış, burada yanlış yapmışız" diyerek ayağını denk alabilsin.Sorular sizlere…
Böcek Kimi zaman arsız, kimi zaman sevimli, kimi zaman farklıdır sevgisi. Tufanından korkun, sıcaklığından faydalanın. Kimi zaman şairidir beyaz sayfanın, kimi zaman saklanan balığı. Var bu işte yayılan bir sevimlilik ama ne siz sorun ne o söylesin.
Kelebeğin Ömrü Yardım için uzandığı elleri kesmişler. Sevgi dolu yaklaşmış, yanlış anlamışlar. Şiddetini göstermiş, kızmışlar. İnatçı ve gizemli olduğu kadar, kendine güvenir de. Ah bir de yarı yolda bırakanlar olmasa.
Pino Çocuksu yolların hayal kahramanı. Sulu boya defterinin renkli dünyası. Büyümek, çocukça gülümsemekten kaçmak değildir.
Sel Şöyle bir sahne kurulsa da, perdenin ardından o çıksa. Ona buna saydırırken, kıvılcımlarından şimşekler çaktırsa. Makineli tüfeğin kurşunları değil karşıdan gelen, durmak bilmez kelimelerinin bedensel ayak izleri.
yesari Hayat eğlenceli değilse, solumanın ne anlamı var. Çakırkeyifli, blog sirkinde laf cambazı, Mart ayının mim güzeli.
EVA Edebi yanardağın çatlak krateri. Kelimeleri patladığında, sözlerini yakalayanları ateşiyle kavuran. Vahşi gezgin, kitapsal oluşum.
nєнιяѕєℓ Bizlere şiirsel dokunuşlarla hayat veren, şairane kelimelerin blog güzeli. Anlamak için noktalarına takılmayın. Anlamak istiyorsanız, zihninizi temizleyin ve şarkısını dinleyin.
beyaz mendil Sahnelerin ören bayanı. Örneklerinden parça parça alın, hepsi ağır gelir. Paylaşımcıdır, şiddetle okur ama şiddetten uzaktır.
BodrumSibel Hayat kısa, olduğu gibi yaşa. Üstüne gelenler olsa da, neden saldırsın ki sevmek varken bu dünyada. Politik sesler dalgaları uyandırmak adına değil, bir nefes özgürlük için.
KaRaMeL Oldukça uysal yaklaşır, kırmamak için de kendi parçalanır. Bir hareketinizden alınsa belli etmez, ayrıca sevgisinden de ödün vermez.
...RiGoR MoRtiS... Sevdiklerinin taraftarı, sevmediklerinin savaşçısı, bir de yaşamasa aşk acısı
Siminya Ankara’nın yolları taştan, alır sizi küresel kardan. Karamasal yaralara merhem olmuş, doktorluğundan randevu alanların biraz beklemesi gerekiyormuş. Aman efendim, kelime hataları mı dediniz? O sizin hatanız.
DEMET İyi çalışırım, iyi çizerim, kelimelerde bağlantı mı dediniz? O da var bende. Ne de olsa deliyim ama güven uyandırırım sizde.
Öykü Şöminenin karşısına kedisiyle geçmiş ısınırken, sevimli gülümsemelerinden kendince pay vermekte. Yarın fırtına çıkmış, kasırgalar damları uçurmuş, moral sıfır olmuş. Gelmiş biraz konuşmuş da moral olmuş.
Üfürükten Prenses Eleştirel yaklaşırken alarm ziline basmamaya özen gösterir. Bir eliyle tokatı basarken, bir eliyle okşar ki, ne olduğunuzu anlayamazsınız. Sempatik, girişken, biraz da cesur mu ne?
Franche Bakma sen edebi dokunuşların birinci sayfasında olduğuna, fikirleri ansiklopediktir gelir sırasında. Kimi zaman lirik dokunurken, kimi zaman tablosudur renkli kalemleri dünyanın.
Pia Dünyada çok şey istiyor görünse de aslında mutluluktan başka bir şey istemiyor. Kendi evi olsa, saçmalıkları okuyacağına işine baksa fena mı olurdu? Bu nedenledir gülümsemek isterken agresifleşmesi.
Blogdaşlarım, daha listeme o kadar çok kişiyi yazmak istiyorum ki, ama enerji pilimin şarj uyarısıyla karşı karşıya kalmış durumdayım. Bu gecelik kapalı odamın sanal penceresinden aşkın kuşlarını serbest bıraktım. Penceresinde görenler soğukta bırakmasın. Aşklar ne kadar platonik olsa da, hep iki kişilik yaşanır.
Emre Türker