Bundan seneler önceydi. Sivri zekâlının birinden “Einstein 3 saat uyurdu” gibi bir söz duymuştum. Sonraları bu benim aklıma öyle yatmış ki, her geçen gün “daha az nasıl uyunur” diye düşünmeye başladım. Gündüz çalışma hayatımı sonlandırıp, gece vardiyasına uygun bir iş buldum ve gündüzleri de dil kurslarına yazıldım. Bununla yetindim mi? Hayır! Kurs çıkışlarındaki ders aktivitelerine katıldım. Ayrıca sık şekilde arkadaşlarla buluşurdum. Sonrasında bana 4 saat civarında bir vakit kalırdı. O vakitler uyku vaktim olması gerekiyordu ama olmadı. Ben onun iki saatini ya film izlemeye, ya da okuma ve yazma aktivitelerine ayırırdım. Herkes bana gıpta ediyordu. Para kazanıyor, dil öğreniyor, işlerimi yapıyor ve çeşitli hobilerle uğraşıyordum. Fakat…
Yıllar sonra anladım ki, bunların çoğu saçmalıkmış. Neden mi? Sadece bedenime işkence etmişim. Zihnimin derinliklerine az uyuyabileceğimi öğretmiş, kendimi şartlandırmış ve yanılmıştım. O dönem iyi başlayan dil öğrenimi, gittikçe zayıflamıştı. Stres oranı artmış ve mutsuz olmaya başlamıştım. Bedenimde yorgunluk hissediyordum. Çok şey yapmak istiyor ama kendimi bir türlü hazır hissedemiyordum.
Yukarıdaki yaşam anlayışında biraz değişiklik yapsaydım, kesinlikle mükemmel sonuçlara ulaşabilirdim. Neler değişmeliydi?
— Gündüz uykusu, gece uykusunun yerini almıyor. Sebepler; gecenin sessizliği, alışkanlık ve sosyal düzen gibi birçok nedene bağlanabilir.
— Gece vakitleri oldukça değerlidir. Gündüz yaşanan gürültü, gece vakitlerinde pek sık görülmez. Bu nedenle ders, okuma veya çalışma gibi yoğunlaşma gerektiren zamanlar, sabah daha erken kalkmak veya gece vakitlerinden uykuyu biraz kısmakla arttırılabilir.
— Bir şeyler öğrenme çabasındaysanız, mutlaka kafanız dinç olmalıdır. Uykusuz, huzursuz ve yorgunsanız, konsantrasyon sorunu yaşama olasılığınız yükselir. Çalışırken, 30–40 dakika bir veya birkaç kez dikkat dağılması normaldir. Fakat kafanız çok şeyle meşgulse ve dinlenmek için kendinize zaman ayırmamışsanız, bu süre 5 dakikada bire bile düşebilir. Hatta bu süre tamamen durabilir ve gözünüz açıkken uyku moduna geçebilirsiniz. Bu halde ne kadar çabalarsanız çabalayın, fayda etmez.
— Gece çalışıp gündüz uyumak mümkündür. Fakat böyle durumlarda, uyku saati iyi ayarlanmalıdır. İstisnalar haricinde, gecenin belli bir bölümü nasıl uykuya ayrılmışsa, bu zaman dilimi gündüz için de geçerli olmalıdır. Bazen sabahın erken saatlerinde, bazen akşama doğru yatarsanız, vücudunuz dengesi tam olarak sağlayamayacaktır
— Erişkin bir kişinin uyku saati, ortalamalara göre 6–8 saat arasındadır. Fakat bu ihtiyaç 4–11 saat arasında kişiye veya yaşa göre değişkenlik gösterebilir. Uyku zamanlarını bu saatlerin dışına taşırıyorsanız, sorun yaşarsınız. Az uyku kadar, fazla uyku da zararlıdır.
Bu arada son yaptığım araştırmaya göre, Einstein 3 değil 10 saat uyurmuş. Şimdi de Edison’un 4 saat uyuduğu söyleniyor.
Emre Türker
Picture: flickr
Şimdi de Edison' u dikkate almazsın sanırım. :) Ben bu sabah uykumu almadan uyandım ve güne huzursuz başladım. Uykumuzu tam almalıyız valla ben ona buna bakmam çok uykucu değil ama uykumu almadığım günler diğer günlerden kötü geçiyor. :)
YanıtlaSilNeSTaL… Yok artık kim 4 saat uyursa uyusun, ben standartlara yaklaşık yaşıyorum :) Uykusuz olunca vücuttaki kontrol yeteri kadar ele alınamadığından, huzursuz ve dalgın olmak kaçınılmazdır.
YanıtlaSilbu zararlı dönemi geride bırakmana çok sevindim :)
YanıtlaSilne fazla uyumak ,ne de eksik uymak hiç de faideli değil.
kesinikle...
YanıtlaSilvücut yorgun,beyin dalgın,surat çökmüş oluyor ...
4 saat uykumu olur yav:):)
7-8 saat en tatlısı ve birde en sevdiğim şeydir uyanıp uyanmam gereken saate daha bir saat oldugunu ve uyumak için biraz daha vaktim oldugunu bilmek:):):)
mmmmmm diyerek tekrar uykuya dalmak:):):)
ben de çok uzun bir süre ortalama 3 saat uyuyarak yaşamıştım hatta hiç uyumamama rekorum 56 saat. Bir kere çok az uyuduğum zamanlarda ben güne çok kötü başlıyordum,sonra biraz düzeliyordum ama hiçbirşeyden zevk almamaya başlamıştım artık.
YanıtlaSilUyuyun işte 6 saat ohh :)
Edison ne yaptıysa onu yapınca bi ampül de biz mi bulacağız yani?
sorun ben de değil sorun ben de değil..inatla 8 saatin altında uyuduğumda huysuz oluşumun benim malum kişilik bozukluklarımla ilgisi yokmuş...yupiii.::))
YanıtlaSiluyumaya devammm:))
benim de bir dönemim günde 4 saat uykuyla geçti. artık göz açık şekilde nasıl uyunur onun yaşayan örneği olmaya başladığım an bu hayatı geride bıraktım. 8 saat uyumak en güzeli:)
YanıtlaSiluykuyu seven bir birey olarak başlığı görünce hadi canm dedim:d..çünkü başlık bana çok ters bi başlık olmuş:)
YanıtlaSilsonra okuyunca anladım ki, uykudan çalmak knusu meğer düşündğüm gibi deilmiş:p
bende 7-8 saat uyumaya calışıyorum..doyamıyrum uykuya.hele de bu aylarda sabaha karşı uyku ne tatlı oluyo yaa.:)
8 saat uyku uyuyamazsam şayet 2 gün kendime gelemem bu da 2 gün kimsenin yanıma yaklaşmaması demek:)
YanıtlaSilnane şekeri… Ben de sevindim :) Bazen yine de gerekiyor. Öyle durumlarda fazla uyarıcı alıyorum, kahve, çay veya vitamin gibi. Tabi bu maddelerin de fazlası zararlı, o ayrı bir konu :)
YanıtlaSilasyaselda… Bir ara şu senin 1 saat öncesinden kalkıp, daha bir saat olduğunu bilme olayını uyguluyordum. Gerçekten eğlenceli oluyor. Hiç değilse kendini telkin ediyorsun :) 4 saat uyku olur ama sürekli olmaz, süreklilik kazanması gereken bir şey de değil.
peri.susamurum… Benim de ortalama 60 saat civarı. 2,5 gün uyumamıştım. Ama sonra ayakta durma olayından kitap yazabilirim. Ayaktayken, biriyle konuşurken rüya görüyor, bir anda kafanı bir yere toslayıp duruyorsun. Telefonla konuştuğumu hatırlıyorum, karşımdakinin söylediklerini anlamıyor, hatta ilk verdiğim cevabı bile karıştırıyordum. İçsen o kadar zihnin bulanmaz yani :) Bu arada dünya rekoru 11 gün diye biliyorum. Onu da buradan belirtiyim.
Edison ayrı bir konu. O adam icat için doğmuş :) Ne yapsa yeridir…
yesari… Senin kişiliğin bozuksa, diğerleri ayvayı yedi :) tabi ben senin içini bilemem ama sonuçta eğlenmesini bilen birisin. Sen uyumana bak, saati dert etme, hadi bakiiim.
küfkedisi… uykusuzluğa kendimi alıştırdığım günlerde, farklı bir yöntem de deniyordum. Yani her boşluk bulduğumda, yani buluşma anları, beklerken, mola saatleri gibi anlarda uyumaya alışmıştım. Bunları toplasan, 2 saat da böyle toplanırdı ama hiç tadı olmazdı. Adamı daha da beter eden bir huzursuzluk şekliydi. Evet haklısın, adam gibi uyumak en güzeli.
KaRaMeL.. Yani neymiş, önyargılı olmayacakmışız değil mi :) Bazı ters tepkiler, doğru çekim gücü için gerekli olabiliyor. Bir “olumlu düşünme” kitabının önsözü “okumayın” diye başlıyordu. Kadın böylece önsözünü birçok kişiye okutmayı başarmış. Ama bu işin de suyunu çıkardılar. Şimdi artık bunları kitap başlığı olarak kullanıyorlar “sakın bu kitabı okumayın” gibisinden. Bu tarz durumları gördüğümde “oldu o zaman okumayız” :) diyorum ve geçip gidiyorum.
Nerden nereye, biri bir şeyler söyleyince, devamını örneklerle anlatmak istiyorum :) Neyse, Güzel bir uyku kadar, erken kalkmak da önemli. Sabahı uyuyarak geçirmeyelim, ne kadar tatlı görünse de :) Kaçamak olarak öğle uykusu olabilir, hiç değilse faydalı bir şey o.
stuven… Asabiyetin tehlikeli galiba :) Evet, bazı kişilerin stres anları bomba gibidir. Hani “damarıma basma” gibisinden. Uykusuzluk bu damarı oldukça geriyor.
uyuduğumuz geceler sanki hiç yaşanmamış gibidir... göz kırpmadığımız gecelerdir beleğimizde kalanlar.gece demek uykusuz geçen gece demektir... der Ciaron bende katılırım:)
YanıtlaSiluykumdan fedakarlık çok gerekmedikçe etmem,uykucu sayılmam ama 7 ila 8 saat arası mutlaka uyurum,sağlık için bence uykumuzdan çalmamalıyız...
YanıtlaSilgüzel paylaşımdı tşkler...
www.nostaljim.org
Ah uyku..bir zamanlar 10-12 saat bile az gelirdi yani öyle uykucuydum :)şimdi 7-8 saat karar..gece uykusunda bütün organlarımız da dinleniyor yenileniyormuş öyle okumuştum bir yerde.Herşeyin normali en iyisi galiba ama bazı insanlarda bir gen varmış ve çok az uyku yetiyormuş...Vücudumuza hoyratça davranmamalıyız daha uzun süre onu kullanmak istiyorsak derim kendimce..sevgiler.
YanıtlaSilasis-butterfly
ve bir not, melatonin hormonu gündüz salgılanmaz ve bu hormon ışığa çok duyarlıdır, bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar.. bu yüzdendir ki körlerde kanser çok nadir görülür.. Tanıdıklarınıza söyleyin çocuklar için genelde gece lambası açık bırakılır , bu çok yanlıştır, yapılan araştırmalar da küçük yaşlarda görülen kan kanserinin yeteri kadar olmayan melatoninden de kaynaklandığı sonucuna varılmış.. Melatonin mutluluk verir, düzgün bir psikolojide olmanızı sağlar ve o kadar hassas ki televizyonun stand-by kırmızı ışığı bile az salgılanmasına yol açar..
YanıtlaSilbana önyargılı olma gibisinden bişeyler yazacağını biliyordum.valla:)
YanıtlaSilevet efenim aynen katılıyorum önyargıya hayır.)
demet… Geceyi seven demet, karanlık, sessiz ve gizemli bu karaltıyı her zaman gündüze tercih eder. Hal böyle olunca, bize de fazla söz düşmez. :)
YanıtlaSilesengül… Sağlık için, mutluk ve dinçlik için, iyi düşünmek için vs. uykuda malzemeden çalmak temeli bozar :)
asis-butterfly… Vücudumuzu daha ne kadar kullanacağız bilinmez ama az uyku gerektiren o gen tam olarak bende yok :) Yine de ısrar ettiğimde, 4-5 saatlik uykuyla geçen geceyle iyi idare edebiliyorum. Haklısın, 7-8 saat en ideali.
JuVeNiL… Yazdığın nottaki bilgilerin çoğunu yeni öğrendim. Bu anlamda teşekkürler. Gece lambası kadar küçük ışıkların bu hormon üzerindeki etkisi gerçekten hayret verici. Mutluluk hormonlarından biri de Endorfindir. O da vücuttaki ağrıyan bölgede gerçekleşen acının azalmasını sağlar.
KaRaMeL… O kadar yazıdan sonra, zaten artık birbirimizin ne söyleyeceğini tahmin ediyoruz.:)
Zürafalar günde en fazla 4 dakika uyuyorlarmış, en özendiğim hayvanlar :)
YanıtlaSilPrometheus... Bu konu başlığıyla birlikte gelen yorumlardan, daha öğrenecek çok şey olduğunu anlamış oluyoruz. :)
YanıtlaSilHayalbemol; aynen dediğin gibi :)
YanıtlaSilBu arada bloğuma beklerim, ilginç bulabileceğiniz şeyler olabilir, kimbilir :D
http://prometheus-josefk.blogspot.com/
Prometheus... Şöyle bir göz attım, yazdıkların ilgi çekici. Bir ara daha inceleyici bakacağım.
YanıtlaSilHayalbemol; teşekkürler izlemeye aldığın için, yorumlarını da beklerim.
YanıtlaSil