01 Aralık 2009

Evet! Tarzı

Yazar: Jeffrey Gitomer
Çeviren: Sinan Köseoğlu
Sayfa Sayısı: 204
Kitap Boyutu: 13,5 x 21 cm
Yayınevi: Neden Kitap Yayıncılık

Kitabın sayfalarını çevirirken, bir an reklâm katalogu incelediğinizi düşünebilirsiniz. Sayfalardaki yazı karakterleri değişkenlik gösteriyor. Her bölüm içerisinde bir veya birkaç karikatür var. Bu mizahi öğeler, sizi konuya ısındırıyor. Ayrıca çeşitli kişilik testleriyle hem kendinizi sınayabilir, hem de eğlenebilirsiniz.

Hayata bakış açısında “Evet” düşüncesinin hâkimiyeti gerçektir. Jeffrey Gitomer, kendi tarzında bunu dile getirmeye çalışıyor. Anlatımda fazlasıyla özlü söze yer vermiş. Bu özlü sözlerin çoğu, yazarın kendisine ait. Kitap, ben merkezli. Jeffrey Gitomer’in vermek istediği de bu. Yani kişi için en mükemmel canlı, yine kişinin kendisi olmalıdır.

Bu kitap, “yapabilirsin” tarzındaki kişisel gelişim yayınlarından biridir. Fakat kitabın tasarımı, bölüm ve sıralamalardaki farklılık, ilgi çekici. Örneğin, kitap 5,5 bölümden oluşuyor. “Bunu 2,4 sebepten ötürü söylüyorum” gibi cümleleri var. Her ne olursa olsun, kendinden emin bir kitap. Tavsiye ettiği olumlu düşünce kitapları, piyasadaki en iyilerden örneklerdir. Fakat her kitapta olduğu gibi, bir yerde “doğru” diye okuduklarınızı burada “yanlış” diye bulabilirsiniz. Bu tip düşünce anlayışı, kişinin yaşamda sergilediği performansa göre değişkenlik gösterecektir.

Yazar, hemen her bölüm sonunda şahsi internet sitesine davet ederek, güncellenen belli açıklamaların okunmasını istiyor. Bu belki de bir dezavantaj. Çünkü internetteki sayfa dili İngilizce.

Jeffrey Gitomer, önemli bir pazarlama danışmanı. Müşterileri arasında, BMW, Coca-Cola ve IBM gibi birçok dünya devi bulunuyor. Kitaplarındaki görsel çalışma ve tasarım, genelde hep aynı tarzda. Yani diğer yayınlardan farklı. Sonuçta, düşünce sistemiyle başarıyı yakalamış bir kişinin önerilerini okuyacaksınız. Bu anlamda mutlaka faydalı olacaktır.

Emre Türker

2 yorum:

  1. Bu tarz kitapların Türk okuyucuları pek etkilemediği hayatlarında radikal değişiklikler yaratmadığı söylenir. Bestseller olmuş birçok kişisel kişisel gelişim kitabını edindim ama Türkiye'deki şartları göz önüne alarak yazan yazarlardan aldığım altın bilgileri bulamadım.

    YanıtlaSil
  2. Ersin… Bu tarz hazırlanmış ilk kitabı okuduğumda, “saçma” diyerek kenara fırlatmıştım. Yıllar geçtikten sonra, arkadaşın önerisiyle bir diğer kitap daha okudum. Kitap bana para kazandırmadı. Kurtuluş için gerekli ilacı da vermedi ama bakış açımı değiştirdi. Bana yapılan “yanlış taraftan bakıyorsun” sözlerini görmemi sağladı. Aslında olumlu hava, her yerde vardı. Kutsal kitapların her biri, yaşamda sevmeyi ve iyi yaklaşımı öğütlemişti. Bunlar da ona bir çeşit yardımcı kaynak oldu, olmaya çalışıyor.
    Mesela bu kitapta, safsata bulduğum şeyler de var. Fakat güzel önerileri de var. Mesela yazar, her gün bu tarz kitapları okumaya en az 10 dakikasını ayırırmış. Dünyaya nasıl bakıyorsan, öyle görürsün. Ben bunu yıllar sonra anladım. Samimiyetle söylüyorum ki, daha önce fark etmeyi isterdim. (yazarın asıl mesleği, pazarlama… Satış ve pazarlamada en önemli şeylerden biri, olumlu yönü keşfetmektir.)
    Şunu bilmek gerekir ki, içlerinde beş para etmeyenler de var. Ama ben o beş para etmeyenlere de rastlasam, güzel olanı çıkarmaya çalışıyorum. Türkiye’deki şartlar da, yavaşça bu tarafa doğru kayıyor. Yani moral ve dik durma tarafına…
    İşin kötü yanı, bu tarzda yazan iyi ve bilgili yerli yazarlar pek nadir görülüyor. Keşke taklitçi değil de, keşifçi yazarlarımızın sayısı artsa.

    YanıtlaSil