25 Mayıs 2009

Geri Dönebilme İhtimalin Yüzde Kaçtır Sevgili

Ayrılığın tanımını iyi biliyordu. Kaç sevgili bitirmişti oyunlarda, kaç kere yenik ayrılarak kalkmıştı masadan.

Kadınların klasik kapıdan çıkış sözleriydi hatıra defterine karalanan.

“Ben sana layık değilim, böylesi daha iyi olacak.”
Kime uygun olduğuna karar verirken, sen kimlere layık bulacaksın kendini?

“Biraz ara verelim. Düşünmek istiyorum, sonra nasıl devam edeceğimizi konuşuruz.”
Bu zamana kadar konuştuklarımız, hangi sahnenin 10 dk.’lık molasıydı? Aralarda açlığımızı hangi aşklarda doyurup, çerez niyetine harcayacaktık beklentileri? Yolculuklarda mola olduğunu bilseydim, bileti kestirmezdim sevgilim.

“Sen beni anlamıyorsun. Bundan sonra da anlayacağını sanmıyorum.”
Gülümserken, yıllar geçti düşüncelerimizin üzerinden. Kırıklarını aldırdık ateşi sönmeye yüz tutmuş köreltilerin. Yaptığın sınavda başarısız olduysam, neden kapıdan karşılayıp heveslendirdin titreyen heyecanlarımı.

“Çok üstüme geliyorsun, bu kadar baskıya gelemem ben.”
Değiştik mi? Kıskançlık etmediğimde yargılarken, kıskandığımda fazla mı buldun? Çift kişilikli yaratık oldum, saldırıya geçiyorum avımı ısıramayacağımı bilerek.

“Gerçekten bir başkası yok hayatımda. Bundan sonra da uzun süre düşünmüyorum.”
Geçen günlerde görmüşler seni vapurun açık terasında. Yanındaki adamla gülüşüyormuşsun. Demek ayrılık noktasının hemen ardında buldu seni tesellici adam. Seni telkin yolculuğuna çıkardı, ben vapurun geri dönüşünü beklerken.

“Seni sevip sevmediğimi bilmiyorum. Gerçekten mükemmel bir arkadaş oldun bana, belki böyle kalsak daha iyi.”
Hangi arkadaş öptü dudaklarından, hangi arkadaş gözlerinin içine baktı saatlerce. Hangi arkadaş tuttu ellerini parmaklarının arasına alarak.

Söylesene bana. Neden insan gibi söyleyemezsin gideceğini, gidip de gelmeyeceğini.
Bir başkasını bulduğunda, neden kıyaslayamazsın ikimizi.

Kalanların avuntusudur “benim gibi birini bulamazsın” cümlesi.
Giden öyle bir kapatır ki kapıyı, geriye baktığında tek hatırlanan acıları olur.
Sen beklersin, daha çok beklersin dönüp - diz çöküp yalvaracağını.

Filmin sonu geldi, oyuncular ve katkıda bulunanların yazısı geçiyor aşağıdan yukarıya kayarak.
Mutlu son bekleme, ağla ve sonra boşalt koltukları.
Şimdi bir başkası gelecek bu filmi seyretmeye.

Emre Türker

Picture: deviantart

13 yorum:

  1. aaa ıssız kadııın:))
    her iki taraf için de aynı bahaneler bunlar...gerçekler ise söyleyemeyenin "insan kalabilme" çabasından...

    YanıtlaSil
  2. yesariye katılıyorum.. her iki taraf içinde aynı bahaneler bunlar, okuyunca bir garip oldum ama gülesim geldi hani böylr buruk gülümsemeler olur ya.. komik geldi biraz komik olan yazdıkların değil tabiki farkındamısın etrafta herkes sevdiği kadın ya da erkek tarafından anlaşılamamaktan, hayal kırıklığından sözlerinden ıssızlıklarından dem vuruyor ama bu işi yapanlar kalp kıranlar etrafta yok :)
    sahi kim bu kalp kıranlar gerçi ben birini tanıyorum :),niye bunu yapıyolar, onlarda terkediliyorlar mı ? üzülüyorlar mı ? ya da özlüyorlar mı ? hiç aklına geliyor muyuz ? ooo böyle gider tabi... ?
    öf aman neyse yaaa ben söz verdim bunalımlık yok.. üzülmek ya da özlemek yok.
    ama bir garip oldum işte okurken yaa :( :)

    YanıtlaSil
  3. galiba anlaşılmak için kendimizi iyi ifade etmeliyiz ve karşımızında iyi ifade etmesi için yolları kapatmak yerine açmalıyız. Kelimelerde örtülü kalmasın asıl mana... Bu çok büyük problem düzgün iletişim kurmayı becerebilirsek, gitse bile en azından derdimi anlattım ya da derdini anlattı olsun ardında.

    YanıtlaSil
  4. Böyle durumlarda ,söylemek istediklerini söylemiş olmana sebep olanlara dönüp baktığında aslında onları söylememek istememiş olduğunuda anlıyabilir insan..üzülebilir..
    yada bazı durumlarda hazin sonlara yol açan ve sadece 46 kromozoma sahip olduuu için 'insan' denilebilen,sadece sıfat yuklenebilcek kadar duygusz olabilenlerden de denk gelebilir tabi taraflar..
    sert oldu sanki..olsn..
    zor iş bu zaten.. =)

    YanıtlaSil
  5. o koltuklar hiç boş kalmıycak

    YanıtlaSil
  6. bi kapı kapanır bir kapı açılır , ama ne yazıkki insan ilişkide bunu bilemiyor,göremiyor.
    senin kadar kimseyi sevemicem , daha önce böyle birşey yaşamamıştım gibi gibi..

    YanıtlaSil
  7. Canın yansa bile başkalarının canınıda öyle kolayca yakıveriyorsun ne tuhaf düşündümde hiç empati yapmamışım , kötü hissettim birden kendimi...

    YanıtlaSil
  8. Bahsettiğiniz bahaneler olsa olsa ya terk edileni daha az üzme çabası yada terkedileni bir süre daha kandırma azmidir herhalde...!

    YanıtlaSil
  9. neden var bu bahaneler biliyor musun, korkağızda ondan!açıkça sorunları dile getiremiyoruz, çözüm bulmak için zaman harcamayı gereksiz buluyoruz, "nasıl olsa vardır daha iyisi" diye düşünüyoruz ve hayatı-ilişkileri herşeyi kısa zamanda tüketiyoruz! tüketim toplumuyuz ya, ondan!! gerisi gerçekten "bahane". ha kadın ha erkek bence ıssız olan (?) herkes birer korkak. hodri meydan, buyrun bir ilişkiyi bitirmeye değilde sürdürmeye çalışın bakalım!! :P
    (nasıl sinir yaptıysam!!)
    sevgiler

    YanıtlaSil
  10. cümleler hep aynı...ama gün gelir duyarsın gün gelir söylersin..

    YanıtlaSil
  11. yesari… Issız kadın mı? :) Hiç bu şekilde düşünmemiştim ama o son sahneyi hatırladım.
    Bu bahanelerin büyük bölümü kadınsal hisler, erkekler daha farklı yaklaşıyor.
    Hatta bazen birkaç tane birden idare etmeye çalıştıkları için, genelde çuvallama oluyor.
    Ya hiç açıklama yapmadan, ya da sinir harbi yaşatarak veda edebiliyorlar.
    Yüzdesel anlamda söylüyorum, istisnaları çıkararak.

    rain and me… Tartışmalarda, her iki taraf da savunmalarında haklıdır.
    Hiçbiri, terk ettiğini kolay kabul etmez. Yani terk ettim der ama sebep için karşı tarafı suçlar.
    İlk etkileşme anında yapılan birlikteliklerin sonucu bu genelde, fakat aşk bu değil mi?
    İlk etkileşim, titreşimleri saplantılar, özlemler vs.
    İkilem yaşayan bir sen değilsin, her bünye tatmıştır ve tatmaktadır bana göre.

    UÇURTMA;)… Bir de şu var, gidene dur demekle ne kadar yoldan çevirebilirsin?
    Yoldan çevrilen de olur, yoldan çeviren de. Fakat gitmek isteyen için, büyük ihtimalle bitmiştir artık yaşananlar. Bazen ifade ettikçe batar, bazen ifade ettikçe tere yağ gibi süzülürüz. Kesin kanılarla anlatılamayan ender hislerden biridir aşk,
    Yaşanır, yaşatılır, biter ve yeniden başlar.

    nєнιяѕєℓ… Sert değil, kıvamı gayet yerinde, demini almış bir aşk anlatımı bu seninki :)
    Öyledir; sözler söylenir, üstü kalır gerisi bahşiş olarak. Verilen söz geri alınmaz,
    Söylemek istersin, söyleyemezsin
    Söylersin, söylediğine pişman gezersin.
    Sonuçta kaostur bu, çalkalanmakta olan…

    Kumsal… Doğrudur, anlatmak istediğim de buydu.
    Hata payı bir yere kadar,
    Acı çekmeyi öğrenen, acı çektirmeyi ders sanır ve uygular hayat testinde.
    Yenisi başlar, eskisi gider, bir zaman sonra yeniler tekrar eskilere döner.

    principessa… filmin sonunu bilsek, izlemeyiz söylentim bu yönde.
    Göremiyorsun. Hisleri görmek – duymak istiyorsun, yaşayamıyorsun.
    Gidip geliyor, ama yol yorgunu bir yolcu oluyorsun.

    pelince… Bu tars söylemlerle terk edişler, geride kalanı umutla yorar.
    Aslında yüzdesi olmasa, “bunlardan dolayı bitti, birleşmez tekrar eski testi” dese giden,
    Belki geride kalan için anlık acının dozunu arttırır gibi görünür ama,
    Arı sokması gibi iyileşme süreci çabuk olur.
    İstisnalarda, arı sokmasından alerji, komda kaybeder hayatını…

    Adsız… Haklısın. Üzmekten zevk alanları çok duydum,
    çok azında terk edenin bu ayrılıktan dolayı karış tarafta bıraktığı etkiden üzüldüğü olur.
    Bazen de bir ihtimal bırakılır, ya dönersem diye, ama dönmez genelde…

    Sevgi Küçük… Kolayına kaçan, tüketen bir toplum olarak, sözlerine yürekten katılıyorum.
    Birileri gitsin de, yenisinde tat aransın. Sakız gibi, tadı geçince çöpe atılsın yenisi alınsın.

    ay kopuğu(köpüğü)… Doğru, yıllandıkça tat kaybetmeyen,
    yeni yüzlerin yaşadıkça tattığı, eskilerin yaşadıkça tanıdık gülümsemelerle hüzünle baktığı,
    ekşimtrak, bayat, hüzün sözleri.

    YanıtlaSil
  12. oyy benim kuzumu kimler üzmüş !!!

    Ben bu filmi bi çok kez izledim hayaliminbemolü nekadar soru sorarsan sor aynı yere geliyorsun biliyorsun benim başımdan geçenleride ,hemen hemen aynı bahaneler ???
    Ben bu durumları yaşadığım dönemlerde çok destek ve yardımcı oldun bana.. aynen şunları yazmıştın bir yazımda

    "İçine girdikçe çamura batarsın kelebeğim, fazla kurcalamamak lazım olanları. Çok zor gelse de, ben her ilişkide gideni ilk olarak ciddi bir sorguya çekerim, “gittim ben” diyorsa, neden ayaklar altında paspas olayım ki kelebek. Düşün biraz! "

    YanıtlaSil
  13. Kelebeğin Ömrü… Öncelikle gülümsettin :), sonrasında beni çok mutlu ettin kelebeğim ;)
    Sözlerime dikkat etmiş olman, yorumlarımdan güç alman, en önemlisi de zor anlarında dayanacak bir destek olarak yanında olduğumu hissetmen ve sonra,
    bunların sana fayda sağlaması, beni çok duygulandım.
    Evet, yazdıklarımı çok iyi hatırlıyorum.
    Giden, uzaklaşmaya karar vermişse, hata senden kaynaklanmıyor da olabilir ama
    Sen yine de kalması için çare ararsın. İşin kötüsü, bulmaca çözümsüzdür.
    Gerçi çözümsüz demeyelim, en iyi çözüm, gideni serbest bırakmaktır.
    Çözümsüz kelimesi, insanın aklında kurguladığı bir negatifliktir, değil mi?

    YanıtlaSil