Sayfa Sayısı: 333
Kitap Boyutu: 13,5 x 21
Yayınevi: Koridor
1960’lı
yıllarda Elizabeth Chandler, 13 yaşında ergenliğe adım atarken epilepsi
nöbetleriyle tanışır. Okul ve günlük yaşamını tamamen etkileyen bu hastalık nedeniyle
ailesi, Richmond’daki Frances Carson Memorial Nöroloji Kliniği’nde Dr. Lawrence
Prentiss’den yardım isterler. Elizabeth’in bundan sonraki hayatı, mimar David Austin
ile evlenmesine kadar gittikçe yalnızlaşarak devam edecektir.
Dr.
Prentiss, Dr. Carrick ile deneysel bir çalışma için bir araya gelir.
Çalışmaları, epilepsi ve olası krizler öncesinde beynin kontrolü ile ilgilidir.
Ellerindeki en iyi örnek Elizabeth Austin olunca, kendisine çalışma konusunda
bilgi verirler. Hiçbir şeyin garantisi olmaması yanında, Elizabeth’in beynine elektrotların
yerleştirileceği, buna 1, 2 ve 4 voltluk titreşimler gönderileceği ve bu konuda
beynin duruma tepkisinin ölçüleceği kendisine anlatılır. Eşi David’in şüphelerine
rağmen Elizabeth, olası bir tedavi için her türlü deneyde yer almaya razıdır.
Ameliyatla
beyne yerleştirilen elektrotlar, konu hakkında uzmanların izlenimiyle başlar.
Tüm tepkiler doktorların bekledikleri gibi gitmektedir. Ta ki, 12. elektrotta Elizabeth'in göstereceği tepkiye kadar…
Harika
bir hayal gücüne sahip yazar Ken Grimwood (Kenneth Milton Grimwood), 2003 yılında
59 yaşındayken hayata gözlerini yumduğunda, Sil Baştan adlı ünlü romanının
ikincisini yazdığı söylenir.
“Kayboluş”
romanı, iki ayrı olayın anlatımıyla başlıyor. Fakat bu iki ayrı olay, Elizabeth’in
okul yılları ile evliliği arasında. Bu geçişler sonrası hikâye ortak bir
noktada birleşince, olayın heyecanı gittikçe artan bir tempo kazanıyor. Açıkçası
bu kadar etkileyici bir roman beklenmiyordum. İyi bir hayal gücü, merak
uyandıran anlatım, başlangıç ile son arasındaki denge, gerçekten takdir edilmeye
değer. Türüne ilgi duyanlara tavsiyemdir.
Emre
Türker
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder