30 Eylül 2011

Yanımda Kalabilir Misin?


Eve geldiğinde çok yorgundu. İşten geldikten sonra alışverişini yapmış, kapıda kendisini karşılayan eşine gülümsemişti. Eşinin kucağında duran çocuğunu kokladı sonra. Dakikalar, evli çiftin birbirine hizmet etme konusundaki yarışıyla geçerdi. Birisi yemekleri ısıtırken, diğeri tabakları dizerdi mesela…

Çalışmalarına devam etmek için odasına çekildiğinde, çok iyi konsantre olması gerekiyordu. Vakit azdı. Çalışma zamanı, uykudan çalabildiği dakikalarla sınırlıydı. Bilgisayarını açtı, öncesinde maillerini kontrol etti. Hazırlıkları bitmişti ki, eşi içerden kendisine seslendi.

- Efendim hayatım?
- Çok kötü bir rüya gördüm, yanıma kalabilir misin? Korkuyorum.

Bazen düşünmek için zaman yoktur. İmkânsız dakikalar imkâna çevrilebildiği vakit, telafisi bir şekilde olacaktır. Ama kırılan kalbin, sahip olunan güven duygusunun yerini doldurmak ise kolay değil.

Derin bir nefes aldı. Anlık bir parıltıydı sanki aklından geçenler:
“Yarın uykumdan feragat ederek, kendime iki kat daha fazla zaman ayırabilirim. Öyleyse…”

- Tabi ki hayatım.

Bilgisayarı kapatmak için içeriye gitmedi. Önce beşikte yatan küçük çocuğun alnından öptü, sonra eşinin elinden tutup yanına uzandı.

- Korkma bitanem. İhtiyaç duyduğun her an, ben hep senin yanında olacağım…

Emre Türker

Picture: deviantart

8 yorum:

  1. Aileye ve mutluluğa dair çok çok güzel, örnek alınası ve naif bir örnek.
    Sen mi kurguladın sevgili Emre?
    Ellerine sağlık...

    YanıtlaSil
  2. Diplomalı Bakkal... mehtap... Sosyomavi... O güzellik, paylaşımlarımdan aldığınız keyiften ileri geliyor, teşekkürler.

    Zeugma... Evet Zeugma, ben kurguladım. Kendi hayat felsefemi, düşsel uygulamalarla pekiştirip kelimelere döküyorum. Gerisi ayrıntı. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. :))
    bi tarafım senin yerinde olmak istedi..
    o güveni verebilmek ve alabilmek çok anlamlı, çok önemli..

    YanıtlaSil
  4. Ne kadar güzeldi. Kısa ve anlamlı.. Emeğine sağlık :)

    YanıtlaSil