06 Ekim 2011

Su İçsem Yarıyor!

Konu başlığında yer alan “Su içsem yarıyor!” cümlesi, benim yıllardır kendimi oyalama taktiğimdi. Bir gün “Bir başkası kilo almadan yaşayabiliyor da, bunu ben nasıl yapamıyorum? Suyun, havanın suçu ne?” diye söylenmeye başladım.

Obezite, uzmanlık alanım değil. Diyetisyen de değilim. Fakat uyguladığım taktikler, beni doğru yola getirmiştir. Eski bir aburcubur delisi olarak, sağlığı tekrar keşfimi, bu konudaki uygulamalarımı ve fikirlerimi paylaşmak istiyorum.

Bundan 4-5 yıl önceydi. O dönemler bana kilomun arttığı konusunda ağır eleştiriler gelmişti. Hırs yaptım. Lahana kültürü başta olmak üzere (her gün lahana yapraklarının 7-8 dakika kaynatılarak, suyunun içilmesi yöntemi), her yöntemi deneyerek, 1 ayda 10 kilo vermeyi başarmıştım. Tansiyonum her gün düşüyor ve asabiyetim artıyordu. Hiçbir işe yaramadı. Çok kısa sürede, verdiklerimin tümünü geri aldım.

Doğru yol bu değildi. Mesela göbek, spor yapmadan kendi kendine çok zor eriyor. Biraz plan programla, mekik çekmeyi kendime adet edindim. Şimdi sağlıklı bir kiloya gelmeyi ve bunu korumayı nasıl başardığımı maddeler halinde size anlatayım.

1- Saf şekeri ve şekerle yoğrulmuş her şeyden uzak durun. Şeker, belki bir acı kahvenizin içine atacağınız yarım tablet şeklinde ödülünüz olsun. Ya da iki haftada bir sütlü tatlı veya bir masum çikolata olabilir. Bu maddeyle ilgili kısa bir şey anlatayım. Bir gün yaşayacak ormanlık alanlar daralınca, maymunlar ve ayılar, insanların piknik alanlarını keşfetti. İnsanlar onlara hazır ve şekerli yiyecek bir şeyler takdim etti. Onlar da bu tatlar konusunda çılgına döndü. O hayvanlar, şimdiye kadar hiç tanışmadıkları diş çürükleriyle mücadele etmek zorunda…
2- Kızartmayı unutun.
3- Hamburger, çizburger, o burger bu burger, yok olmamalı böyle burger… Hayatımıza sonradan karışan bu fast food illetinden uzak durun.
4- Hazır yiyecekler yerine, besin değeri yüksek olan gerçek yiyeceklere yönelin. Hazır paket içinde yer alan her tür besin maddesinin arkasındaki “içindekiler” kısmına göz atarsanız, bilmediğiniz çok şeyi mideye indirdiğinizi görürsünüz. Onlardan biri yüksek ihtimal size zarar veriyor.
5- Tuz, tehlikeli bir maddedir. Besinlerin çoğundan, hayatınız için gerekli tuzu alıyorsunuz. Ama “ille de tuz” derseniz, sadece göstermelik bir tuzlama olsun bu. Tuza bulama değil…
6- Makarna, beyaz pilav gibi maddeleri tüketecekseniz, onları diğer yemeklerin yanında ekmek niyetine kullanın.
7- Yemeğin yanında sindirmek için kullandığınız içecek, fazla olmamak kaydıyla su veya çaydan başka bişey olmasın. Geri kalanı sindirmenize değil, şişmenize fayda sağlar.
8- İlginç gelecek belki ama, yemek yerken televizyon seyretme alışkanlığınızdan kurtulun. Televizyon zamanı unutturarak size yedikçe yedirir.
9- Kutu meyve suları, paket yiyeceklerden farksızdır. Hatta daha kötü. Mümkün mertebede sıkma meyve suları, ayran gibi içecekler sizin damak zevkiniz olsun.
10- Her şeyden önemlisi, Hz. Muhammed`in;“ Ümmetim sofraya acıkmadan oturmaz, doymadan kalkar.”sözünden, kendinize pay çıkarın. Çünkü bu, her şeyi açıklamaya yeter de artar bile.

Daha pek çok şey var uyguladığım ya da sizlerin uyguladığı... Hayatı anlamlı kılmak için, doğal yaşama özen gösterin. Doğadan aldığınızı doğaya iade edin ki, doğa da size tekrar gerekenleri hazırlayıp kullanıma hazır hale getirsin. Böylesi hem daha ucuz, hem daha sağlıklı, hem de daha doğal…

Sağlıklı günler dilerim.

Emre Türker

5 yorum:

  1. Canim benim yaa ne kadar güzel bir konuya deginmissin... Bende kilo vermek istiyorum ama bir türlü olmuyor olmuyor olmuyor... abartisiz 15 kilo fazlam var ama hic belli olmuyor desem inanirmisin gercekten hayatta o kadar fazlaligim göstermiyor vucudum, göstermiyor ama ben o yükü tasiyorum ben biliyorum baskasinin görmesine gerek yok. o yüzden bu kurallari aynen beynimi körelterek uygulamak istiyorum ama olmuyor olmuyor olmuyor. ama olmali mutlaka olmali ben 15 kilo vermeliyim. lahana yapragini kaynatma olayina inanmamistim ama sen sadece kaynatarak ve icerekmi kilo verdin yoksa yaninda baska seylerde uyguladinmi...

    YanıtlaSil
  2. NeSLiNaMe... Öncelikle, lahana kürüne direk bir zayıflama moduyla yaklaşmamak lazım. Lahana kürü, daha çok zararlı toksin atımı konusunda faydalı. Kilo verme çalışmalarında bu anlamda yardımcı.
    Ben sadece lahana kürü uygulamadım elbet. Her şeyden önce, her yazdığım konuda belirttiğim gibi, başarmaya olan inanç, çok önemli. Zayıflamanın bir türlü olmadığı konusunda ve olmayacağı inancı, her şeyi baştan yakmak anlamına geliyor.
    İkinci olarak, ben şeker ve tuzu hayatımdan çıkarmıştım. Şeker, tam bir diyet düşmanı. Eğer şeker almak istiyorsan, yemeklerden 1-2 saat sonra ya da yemeklerden 1-2 saat önce meyve ye.
    Günde en az yarım saat yürümeyi sürdürmeye gayret eden biriyim, tavsiye ederim.
    Akşam sıvı tüketimi haricinde, pek besin tüketmem. Çünkü uyku öncesi bu, hem midenizi yorar, hem uykunuzu yeterince alamazsınız, hem de yediklerinizi kolay yakamazsınız.
    Sıkı kahvaltı edin (tıka basa yemek değil). Mesela bir pişmiş yumurta, bir parça peynir, zeytin, yanında domates, salatalık ve maydanoz yiyebilirsiniz. (Ekmek dilimi minimum seviyede kalmalı)
    Yeşillik tüketimine ağırlık verin ki, sıvı kaybınızı önleyesiniz.
    Anlattıkça anlatıyorum :) Yorum değil, konunun devamı gibi oldu.
    Fırsatını buldukça yazarım. Sevgiler…

    YanıtlaSil
  3. cok tesekkür ederim canim tavsiyelerini kesinlikle yerine getirmeye calisacagim insallah devamini bekliyorum

    YanıtlaSil
  4. çok güzel bir paylaşım olmuş,beslenme şekli değişmedikçe verdiklerimizi geri alıyorz malesef.

    YanıtlaSil
  5. otuzundansonra dedi ki... Evet, beslenme alışkanlığı çok önemli.
    Geç vakit, televizyon karşısında aburcubur atıştırmayı ilk bıraktığınızda,
    Kendinizi boşlukta hisseder, yiyecek bir şeyler aranırsınız.
    Fakat vazgeçme azmine devam ettiğinizde, her şey normale döner.
    Alışkanlıklardır zaten bizi yoran…

    YanıtlaSil